İŞ SANAT’TA YENİ SEZON BAŞLIYOR!
İş Sanat, yeni konser sezonunu Cumhuriyet’in 100. Yılı’nı kutlamak üzere orkestra şefi Tolga Atalay Ün yönetimindeki Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası eşliğinde dünyaca ünlü tenor Murat Karahan’ın 100. Yıl Gala konseriyle 2 Kasım Perşembe günü açıyor. Kasımdan hazirana kadar sürecek sezonda yine birçok yerli ve yabancı sanatçı İş Sanat sahnesine konuk olacaklar.
İş Sanat’ın İstanbul ve Ankara’daki müzelerimizde devam eden Yaşasın Cumhuriyet sergisinin yanı sıra Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi de 29 Ekim’de Beyoğlu’nda ziyarete açılacak. Cuma İş Çıkışı konserleri, Antik Sahne etkinlikleri ve YouTube kanalında sürecek yayınlarla birlikte İş Sanat sahnesinin klasik konserlerine Kronos Quartet’ten Aleksey Igudesman’a, Giuliano Carmignola’dan Timothy Chooi’ye önemli isimler konuk olacak.
Keman virtüözü, besteci ve komedyen Aleksey Igudesman İş Sanat’a özel hazırladığı “Beethoven and More” (Beethoven ve Daha Fazlası) başlıklı konser, İspanya’nın dünyaca ünlü pop-rock sanatçılarından Luz Casal ve piyanist, besteci, söz yazarı ve şarkıcı Karsu’nun, İş Sanat’a özel hazırladığı “Dünya’nın Sesleri” başlıklı konser de sezonun ağır toplarından.
Nâzım Hikmet, Âşık Veysel, Ahmet Muhip Dıranas, Nezihe Meriç ve Melih Cevdet Anday’ın eserlerinden derlenen şiir ve hikâye dinletilerin de yer aldığı bu zengin yeni sezonla ve sezon programıyla ilgili tüm bilgiler www.issanat.com.tr adresinde, biletler ise İş Sanat ana gişe ve Biletix’te.
Yıllarca birlikte kameralar karşısına geçmiş olan usta aktörler Matthew McConaughey ve Woody Harrelson’ın başarılı ekran ortaklığının ardında çok uzun yıllara dayanan bir dostluk var. İki yıldız oyuncu zaten yıllardan beri birlikte kamera karşısına geçmeye alışkın. Bu da oyunculuklarına yansıyor, verdikleri performansların daha da başarılı olmasını sağlıyor.
KAMERA KARŞISINDA BAŞLAYAN DOSTLUK GERÇEK HAYATA TAŞINDI
Matthew McConaughey ve Woody Harrelson, yıllardır kamera karşısında sergiledikleri bu başarılı ortaklığı özel hayatlarında da sürdürüyor. Özel bir dostlukları olan iki ünlü oyuncu yıllardır ailecek görüşüyor, çocuklarını birlikte büyütüyor hatta tatillerine bile ailecek birlikte çıkıyor.
Birkaç ay önce Matthew McConaughey’nin yaptığı açıklamalar gündeme bomba gibi düşmüş ve günlerce manşetlerden inmemişti. McConaughey, kendisine epeyce benzetilen Woody Harrelson'a çocuklarının "Woody amca" dediğini, arkadaşının çocuklarının da kendisine "Matthew amca" diye seslendiğini söylemişti. McConaughey "Ailem, onun pek çok fotoğrafındakinin ben olduğumu sanıyor. Harrelson'ın ailesi de benim birçok fotoğrafımda onun olduğunu düşünüyor" ifadelerini kullanarak aralarındaki yakınlığı anlatmıştı.
ÖNCE DİZİ REKLAMI DEDİLER AMA...
Ünlü ikili yeni komedi dizisi “Brother from Another Mother” (Başka Anneden Doğan Kardeşim) için True Detective’ten yıllar sonra yeniden yan yana geldi. Matthew McConaughey ve Woody Harrelson aslında dizide kendi gerçek hayatlarının ekrana uyarlanmış halini canlandıracaklar. İkisi de Texas’lı olan ve gerçek hayatta da yakın dost olan iki usta oyuncu yeni dizilerinde kendilerini Texas’ta bir çiftlikte birlikte yaşarken canlandırıyorlar.
Tam dizi projesi açıklandıktan sonra ortaya atılan şoke edici bir iddia ise herkesi şaşkına çevirmişti. Matthew McConaughey, yakın dostu Woody Harrelson’ın gerçek hayatta kardeşi olabileceğini düşündüren önemli bilgilere eriştiğini açıklamıştı. Bu açıklamanın zamanlaması ise haberin aslında asılsız olduğu ve dizinin reklamı için ortaya atılmış bir yalan olabileceği söylentilerine yol açmıştı.
BORUSAN SANAT’TA YENİ SEZON BAŞLIYOR!
Hazırladığı zengin konser programlarıyla Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO) ve Borusan Quartet, yeni sezona merhaba diyor. Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yılına özel olarak verdiği eser siparişinin yanı sıra, ilk seslendirilişler ve dopdolu bir konser programıyla, yıldız solist ve konuk şefleri müzikseverlerle buluşturuyor. Borusan Sanat, Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılı onuruna, Türk bestecilerin çalışmalarını desteklemek ve Türk müzik kütüphanesine katkıda bulunmak misyonuyla üç Türk besteciye eser siparişi verdi. Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası ile 12 Ekim’de gerçekleşecek konserde, Fazıl Say’ın 100. yıl için bestelediği 6. Senfonisi seslendirilecek. 9 Mayıs konserinde Zeynep Gedizlioğlu’na sipariş edilen yeni eserinin dünya prömiyeri gerçekleşecek. 23 Ekim’de ise Cem Oslu’ya sipariş edilen yeni eserinin dünya prömiyeri Borusan Quartet ile izleyicilerle buluşacak. 100. yıl kutlamaları çerçevesinde, 2 Kasım’da Borusan Holding’in ev sahipliğinde, BİFO’nun onursal şefi Gürer Aykal yönetimindeki BİFO, Cumhuriyet’in ilk kuşak bestecilerinden Ahmed Adnan Saygun’un Yunus Emre Oratoryosu’nu seslendirilecek.
BİFO açılış konserini dünya prömiyeri ile yapıyor!
Açılış konserini 12 Ekim Perşembe günü saat 20.00’de Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde gerçekleştirecek olan BİFO, dünyaca ünlü piyanist ve besteci Fazıl Say’ın Borusan Sanat’ın siparişi üzerine bestelediği 6. Senfonisi “100 Yaşında Bir Çocuk” ile dünya konser salonlarında ilk kez, bu sezonun ilk konserinde, izleyicileriyle buluşacak. Can Okan yönetimindeki bu özel konserde Fazıl Say, Mozart’ın 21. Piyano Konçertosu’nu seslendirecek.
Yeni sezonda BİFO, Gürer Aykal, 2024/2025 sezonundan itibaren sanat yönetmenliği görevine atanacağı yeni açıklanan Carlo Tenan, Can Okan, James Judd, George Pehlivanian, Finnegan Downie Dear, Gergely Madaras, Francisco Valero-Terribas, Nisan Ak ve Masis Aram Gözbek gibi şeflerin yönetiminde, Fazıl Say, Güher & Süher Pekinel, Can Çakmur, Dorukhan Doruk, Eda Seviniş, Korkmaz Can Sağlam, Maximilian Cem Haberstock, Naz İrem Türkmen, Veriko Tchumburidze, Emir İlgen, Magma Filarmoni Korosu ile aynı sahneyi paylaşacak.
BORUSAN CONTEMPORARY SERGİLERİ SİZİ BEKLİYOR
Borusan Contemporary, kültür sanat sezonunu iki yeni sergi ile karşılıyor. Güncel sanatın önemli isimlerinden Mat Collishaw’u, Alice Sharp küratörlüğündeki geçici sergi programı kapsamında Aritmi ile ağırlayan Borusan Contemporary’nin koleksiyon seçkisi ise Dijital Mitolojiler başlığı altında Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’ndan 61 yapıtı izleyiciyle buluşturuyor. Sergiler, 16 Eylül 2023 - 18 Ağustos 2024 tarihleri arasında Perili Köşk’te ziyaret edilebilecek.Sergi: Aritmi / Eser: Çınlayan Sirenler
MEŞHER’DEN YENİ SERGİ
PLAYBOY MODELİ OLARAK ÜNLENDİ, KISA HAYATI FİLM SENARYOLARINI ANDIRIYORDU
90’lı ve 2000’li yılların en ünlü ismi kariyerine Playboy modeli olarak başladı ve hayatı boyunca da hep böyle anıldı. Ünlendikten sonra filmlerde oynayan daha sonra da kendi televizyon programına kavuşan Anna Nicole Smith, dolgun hatları, defalarca estetik operasyon geçirip büyüttüğü göğüsleri, cesur giysileriyle uzun yıllar dünyanın en ünlü “sarışın bombası” olarak anıldı.
Anna Nicole Smith daha 17 yaşındayken Bill Smith ile ilk evliliğini yaptı. Bu evlilikten Daniel Wayne adını verdikleri bir oğlu dünyaya geldi. 1993 yılında Playboy güzeli seçildikten 1 yıl sonra yaşananlarsa yıllarca unutulmayacak olayların başlangıcı oldu.
26 YAŞINDA 89 YAŞINDAKİ MİLYARDERLE EVLENDİ, MİRAS DAVASI 12 YIL SÜRDÜ
Kendisi 26 yaşındayken 89 yaşındaki petrol milyarderi J. Howard Marshall ile evlendi. Bu çok konuşulan evlilik sadece 14 ay sürdü. Ve J. Howard Marshall ünlü modelle evliyken hayatını kaybetti. Bu ölümün ardından Anna Nicole Smith ve Howard Marshall’ın çocukları arasında büyük bir miras savaşı başladı.
Tarihin en meşhur miras davalarından biri olarak hatırlanan ve yıllar süren mahkemelerin ardından Anna Nicole Smith yaşlı milyarder kocasından 88, 5 milyon dolar miras kazandı. Ancak ömrü bu büyük zenginliği yaşamaya yetmeyecekti… Bir dönem aldığı kilolarıyla gündeme gelen, zayıfladıktan sonra yeniden hızlı hayatına geri dönen genç model inişli çıkışlı hayatına çok konuşulan bir isim olarak devam etti.
Dünyanın dört bir yanındaki festivallerde gösterilen, ödüller kazanan ve eleştirmenlerden övgü toplayan 57 yapımın yer aldığı festival oyuncu, yönetmen, yapımcı ve sektör profesyonellerini bir araya getirdiği söyleşiler, paneller ve etkinliklerle de göz dolduruyor. Festivalin direktörlüğünü Azize Tan, program danışmanlığını ise Fatih Özgüven üstleniyor.
BİLETLER SATIŞA ÇIKTI
Festivalin biletleri dün satışa çıktı. Biletleri Biletix’ten ve Ayvalık’taki Küçük Han’da açılacak gişeden edinebilirsiniz. Festivalde gösterilecek filmler için tam biletler 80 TL, indirimli biletler ise 50 TL. ASKEV ve Eski Köylü Pazarı Meydanı’ndaki film gösterimleri ise ücretsiz gerçekleştirilecek.Seyir Derneği tarafından düzenlenen, direktörlüğünü Azize Tan'ın, program danışmanlığını ise Fatih Özgüven'in üstlendiği Uluslar Arası Ayvalık Film Festivali bu yıl 14-19 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek
Todd Haynes’in bu yıl Cannes Film Festivali’nde yarışan ve başrollerinde Julianne Moore ile Natalie Portman’ın yer aldığı May December / Bir Skandalın Peşinde, bu yıl Ayvalık Festivali’nin açılış filmi oldu.
FESTİVALİN AÇILIŞ FİLMİ MAY DECEMBER
May December, yirmi yıl önce basını meşgul eden bir skandalın, çekilecek bir film nedeniyle tekrar gündeme gelmesini konu alan açılış filmi May December için, kategori ayrımı olmaksızın tüm biletler 100 TL’den satışa sunulacak. Filmin ülkemizdeki prömiyerini Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nde yapacağını da hatırlatmış olalım.
Seyir Derneği tarafından Düzenlenen ve direktörlüğünü Azize Tan’ın, program danışmanlığını Fatih Özgüven’in üstlendiği Ayvalık Uluslararası Film Festivali, Ayvalık Belediyesi, Avrupa Birliği projesi CultureCivic: Kültür Sanat Destek Programı, Kürşat Ayvalık, Bilginer-Melin Ayvalık Sanat Kültür Eğitim Vakfı, Hollanda Konsolosluğu, Paribu Cineverse, OGM Pictures, Mey|Diageo, Ayvalık Ticaret Odası, Ayvalıkzade, Çöp(m)adam, Fransız Kültür Merkezi’nin katkılarıyla gerçekleşiyor.Todd Haynes imzalı May December / Bir Skandalın Peşinde, festivalin açılış filmi
BİR YAŞIMA DEĞİL SEYİR FESTİVALİ
2015’te İngiltere’nin adını dünyada başarıyla temsil ettiği ve birçok hayır işine de önayak olduğu için bizzat Kraliçe II. Elizabeth tarafından onu nişanı verilen Joan Collins o tarihten beri adının önünde şövalyelik nişanının kadınlar için kullanılan “Dame” sıfatını da taşıyor.
23 Mayıs’ta 90. yaşını kutlayan efsane oyuncu ününün doruğunda olduğu gençlik "İngiltere’nin en güzel kızı”, “Dünyanın en güzel kadını ve “Yaşayan en seksi oyuncu” olarak anılmıştı. Joan Collins, hâlâ gençlere taş çıkaran bir güzelliğe ve forma sahip.
Daha önce 4 kez evlenip boşanan ünlü yıldız kendisinden 32 yıl genç Percy Gibson’la beşinci evliliğini yapmıştı. Oyuncu, yönetmen ve yapımcı olan 58 yaşındaki Percy Gibson ve Joan Collins, Collins’in başrolünü oynadığı bir tiyatro oyunu için bir araya gelmişlerdi.
Oyunun yönetmenliğini yapan Gibson ve Joan Collins 2000’de tanıştıktan sonra 2002’de evlendiler ve o tarihten beri de aralarındaki yaş farkı sürekli gündeme getirilse de bunu umursamadan mutlu bir evlilik sürdürüyorlar.
Çiftin yakın çevresi Percy Gibson ve Joan Collins’in birbirlerine hâlâ deliler gibi aşık olduğu söylüyor. Collins, eşiyle tanışmalarını “Baş döndürücüydü, harikaydı ve Percy ile birbirimize delicesine aşık olduk. Sonunda gerçek ruh eşimi buldum. Ve sonsuza dek kocam olacak adamı” diye anlatmıştı.
Geçmiş aşklarından ve evliliklerinden de bahseden Joan Collins “Gerçek prensimi bulmadan önce birçok kurbağa öpmek zorunda kaldım” diyerek son kocasını överken Percy Gibson’dan da “bugüne kadar tanıdığım en onurlu erkek” diyerek bahsetmişti.
DÜNYANIN EN ZENGİN AİLESİNİN GENÇ VARİSİ YAKIN TAKİBE ALINDI
Ve hal böyle olunca da bu ailenin varisi, bir gün bu büyük serveti yönetecek isimlerden biri olan genç ve yakışıklı milyarder Frederic Arnault’nun aşk hayatı da yakın takip altında. Hele de bu 28 yaşındaki varisin adı son aylarda dünyanın en ünlü K-Pop yıldızlarından biriyle anılınca ortalık kelimenin tam anlamıyla yangın yerine dönmüş durumda.
Frederic Arnault, dünyanın en zengin adamı Bernard Arnault'nun oğlu. Forbes'a göre, LVMH Moët Hennessy Louis Vuitton'un Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su olan Arnault ve ailesinin serveti yaklaşık 212 milyar dolar. Bernard Arnault, şirketi bünyesinde bulunan Dior, Louis Vuitton, Tiffany & Co gibi dünyanın en lüks markalarının başına 5 çocuğunu geçirdi.
BİR SÜREDİR ADI SÜREKLİ K-POP PRENSESİYLE ANILIYOR
Frederic Arnault da genç yaşında lüks saat markası TAG Heuer'in CEO'su oldu. Genç varisin adı bir süredir K-Pop grubu Blackpink’in yıldız şarkıcısı Lisa’yla aşk söylentilerine karışmış durumda. 26 yaşındaki Lalisa Manobal sahne adı olarak Lisa’yı kullanıyor ve dünyanın 4 bir yanındaki K-Pop hayranları tarafından da çok seviliyor.
Her adımı takip edilen bu iki genç ve yıldız isim, biraz da K-Pop hayranlarının ısrarlı araştırmaları sonucunda yakayı ele verdi ve bir aşk yaşadıkları ortaya çıkarıldı. Daha doğrusu ortadaki birçok fotoğraflı kanıta göre bu konuda karar çoktan verildi. Çünkü ne Frederic Arnault ne de Lisa bu konuda bir açıklama yaptı.
YILLAR ONU YENEMEDİ: HÂLÂ İLK GÜNKÜ GİBİ GENÇ VE GÜZEL GÖRÜNÜYOR
Jennifer Aniston, gösteri dünyasının en güzel ve sempatik isimlerinden bir tanesi. Üstelik sektördeki dostları tarafından da çok seviliyor ve sayılıyor. Hayranlarıyla da çok sıcak bir ilişki kuran yılların yenemediği yıldız oyuncu hem özel hayatıyla ilgili samimi itirafları hem de ilerleyen yaşına rağmen koruduğu gençlik ve güzelliğiyle sık sık adından söz ettirmeyi başarıyor.
2000-2005 yılları arasında Brad Pitt ve 2015-2017 yılları arasında Justin Theroux ile evli olan Emmy ödüllü oyuncunun bir aile kurmakla ilgili ne yazık ki tutmamış olan planları uzun süredir magazin sayfalarının üst sıralarında yer alıyor. Yıllar boyunca çocuk sahibi olmak için çabalayan ancak bunu bir türlü başaramayan Aniston hep annelikle ilgili sorulara maruz kalıyor.
ÇOK İSTESE DE ANNE OLAMADI, BASIN HEP BU KONUDA ÜZERİNE GELDİ
Çocuk sahibi olmayan Aniston, "zorlu" doğurganlık mücadelelerini ilk kez geçen yıl Allure dergisine anlatmış ve hamile kalmaya çalışarak uzun yıllar geçirdiğini itiraf etmişti. "Eğer bunları yaşamamış olsaydım, asla olmam gereken kişi olamazdım. İşte bu yüzden tüm o korkunç süreçler için minnettarım," diyen Jennifer Aniston konuyla ilgili yıllarca süren medya spekülasyonları sırasında gizlice "tüp bebek tedavisi gördüğünü ve başarısız olunca deyim yerindeyse “kocakarı ilaçlarına” bile başvurup Çin çayları içtiğini itiraf etmişti.
TÜP BEBEKTEN KOCAKARI İLAÇLARINA HER ŞEYİ DENEMİŞTİ
O dönemde tüp bebek için uğraşacağına yumurtalarını dondurmuş olmayı dilemişti yıldız oyuncu. "Biri bana 'Yumurtalarını dondur' deseydi bunu yapardım. Bunu yapmış olmak için her şeyi verirdim. Ama bunu yapmadım, aklıma gelmedi, kimse de bana iş işten geçene kadar yumurtalarımı dondurmam gerektiğini söylemedi” diye yakındı Aniston. Ve üzülerek de olsa itiraf etti: "İşte bugün buradayım. O tren çoktan kalktı."
