Doğahan Giritlioğlu

Kontrollü normalleşme sürecinden nelere dikkat etmeliyiz?

31 Mayıs 2020
Koronavirüs vaka sayılarında olumlu gelişmeler gözlenmesinin ardından normalleşme adımları atılmaya başlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında önceki gün yapılan kabine toplantısında salgın nedeniyle uygulanan kısıtlamaların büyük bölümünün 1 Haziran itibariyle kaldırılmasına karar verildi. 11 Mayıs’ta yeniden hizmete açılan AVM’ler ve kuaförlerin ardından lokanta ve kafeler de 1 Haziran’da yeniden kapılarını açacak, çok sayıda çalışan iş yerlerine geri dönecek. Sosyal mesafeye dikkat ederek, maske takarak ve hijyenimize dikkat ederek geçireceğimiz bir normalleşme süreci başlıyor.

Peki bu süreçte nelere dikkat etmeliyiz? Bireysel olarak toplu kullanım alanlarında alabileceğimiz önlemler neler? Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı üyesi ve Türkiye Gastroenteroloji Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mehmet Cindoruk, yeni normale ve kontrollü sosyal hayata adım atarken dikkat etmemiz gerekenleri anlattı. Virüsün sindirim sistemine de yerleşebildiğine dikkat çeken Cindorukk’un kontrollü bir sosyal hayat için şart dediği önerileri şöyle:

ORTAK TUVALETE DİKKAT

“AVM’ler ve kapalı iş yerlerinde ortak tuvaletlerin kullanımında çok dikkat edilmeli. Özellikle AVM’lerde ortak tuvaleti kullanmaktan kaçınmak gerekiyor. AVM’lerdeki amaç, kısa zamanda alacağımızı alıp çıkmak olmalı.AVM’leri istirahat yeri olarak düşünmeyelim. Çocukları tuvaletlere götürürken mutlaka ebeveynleri yanında olmalı. Buralarda dezenfeksiyonun sürekli devam etmesi şarttır. İş yerinde de sıkça çamaşır suyuyla temizleyerek tuvaletlerin kullanılması gerekiyor.

BİREYSEL SORUMLULUK ALIN

Bu hijyeni sürdüreceğiz. Devlet emek sarf etti ve uyardı. Bizim asıl amacımız maske, temizlik ve sosyal mesafe. Bunları koruyacağız. Bu da yetmiyor, ellerimizi yıkayacağız, ortak tuvaletlerin temizliğinde sorumluk alacağız. Temizliğe bir artı daha katmamız gerekiyor. Tuvaletlere girdiğimiz zaman kendimiz ve bizden sora kullanacaklar için hijyen kurallarına daha fazla dikkat etmemiz lazım.

KURALLARA UYMAYANLARI UYARIN

Lokanta ve kafelerde bütün çalışanların el dezenfeksiyonu birinci öncelik. Yemekleri eline alıp müşteriye getirecek garson, bu süreçte çevresiyle konuşmamalı. Maskesini takacak, eldivenini kullanacak ve yemeği mutfaktan alır almaz müşteriye getirecek. Kurallara uymuyorsa siparişten önce garsonu uyarın. Yemek siparişinin kapalı kutuda getirilmesini isteyin. Gittiğimiz restoranın mutfağının temiz olup olmadığına bakacağız. Güvendiğiniz bildiğiniz yerlere gidin. Salatalar yıkanması çok önemli. Gerekirse menünüzden çıkarın. Bir iş yerinden bir müşteriye koronavirüs bulaştırılırsa, o iş yerinin yeniden açılmayacağı bilinciyle hareket edilmeli. Kanuni hükümlülükleri de var. Geçim kaynaklarının devam etmesi için bu kurallara uymaları gerekiyor.”

Yazının Devamını Oku

Hareket etmeyen her ay yüzde bir şişmanlıyor

23 Mayıs 2020
Koronavirüs salgını nedeniyle zamanımızın büyük bir kısmını evlerde geçiriyor, bütün işlerimizi de evden takip etmeye çalışıyoruz. Komşu ziyaretleri iptal edildi, toplantılar ertelendi, sosyal ve sportif aktiviteler askıya alındı. Bu sene ramazan ayında geçen senelerdeki gibi kalabalık sofralar, keyifli sohbetler yerini görüntülü aramalara bıraktı. Durum böyle olunca sıkıntıdan iştah kontrolünde zorlanma yaşayan pek çok kişi kilo almaya başladı.

Peki #evdekal çağrısına uyduğumuz bu günlerde, kilo almamak ve sağlığımızı korumak için ne yapmalıyız? Klinik Endokrinoloji ve Diyabet Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Araz’a ‘Avrupa Obezite Günü’nde bu soruyu sordum:



DENGELİ BESLENENİN

“İçinde bulunduğumuz durumun yarattığı psikolojik faktörler, fazla kalori alımı ve hareketsizlik nedeniyle toplum genelinde kilo artışı yaşanmaya başlandı. Birçok kişinin karantinada geçirdiği bir aylık süreçte en iyi ihtimalle yüzde 1 oranında kilo aldığını gözlemlemiş durumdayız. Bu tablo bize üç aylı bir karantina sürecinde yaklaşık yüzde 3-5 civarında bir kilo artışı yaşadığımızı öngörüyor. Sağlıksız kilo alımının önüne geçmek bizim elimizde.

ADIMLARINIZI EVDE ATIN

Salgına karşı kendimizi korurken, sağlıklı ve dengeli beslenme ve hareketli bir yaşam tarzına önem vermeyi de sürdürmeliyiz. Kilo artışından kaçınmak için şekerli, yağlı atıştırmalıklardan kaçınmalı, evde ekmek ve diğer unlu ürünlere yüklenmemeli; karbonhidrat, yağ ve protein oranları dengeli bir beslenme sürdürmeli. Evde kaldığımız süreçte de 5 bin adım atmaya çalışmalı, normalleşmeyle birlikte sosyal mesafe kuralına dikkat ederek günde en az 7 bin 500-10 bin adım atmalı veya koşu, yüzme, bisiklet gibi diğer aktif sporları yapmalıyız.”

Yazının Devamını Oku

Tribünlerde bayram coşkusu vardı

21 Mayıs 2020
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı üzerine, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri kapsamında, saatler 19.19’u gösterdiğinde Türkiye'nin bir çok noktasında olduğu gibi Eryaman Stadı’nda da farklı bir heyecan ve atmosfer vardı.Tribünler boş olsa da bayram coşkusu marşlar ve Türk bayraklarıyla yaşanmaya devam etti.


Stat ışıkları yakılırken, hoparlörden İstiklal Marşı çalındı ve sahanın ortasına dev bir Türk Bayrağı açıldı. Stat görevlileri, ellerine aldıkları ay-yıldızlı bayraklarla, sosyal mesafelerini koruyup, tribünlerden İstiklal Marşı’na eşlik etti. İstiklal Marşı’nın ardından, stat hoparlöründen bu kez 10. Yıl Marşı yükseldi. Ellerindeki bayrakları sallayıp, marşı hep bir ağızdan söyleyen görevliler bayram coşkusunu doyasıya yaşadı.


Gençlerbirliği kulübünde antrenman öncesinde; teknik ekip, futbolcular ve kulüp personeli, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı, sahada Türk bayrağıyla kutladı. Kulüp sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamada; “19 Mayıs’ta yakılan bağımsızlık ateşinin bize kazandırdığı Cumhuriyet ile yaşıt olmanın onurunu ve gururunu yaşıyoruz” ifadeleri kullanıldı.

 


Yazının Devamını Oku

Tarihe tanıklık eden özel fotoğraflar

20 Mayıs 2020
Bugün Atatürk’ün Samsun’da istiklal meşalesini yaktığı 19 Mayıs’ın 101’inci yıldönümü. Saat 19.19’da İstiklal Marşı’nı söyleyecek olan milli sporculara, balkon ve pencerelerden eşlik edilecek. Ulu Önder, Anıtkabir’de de törenle anılacak. Bütün ülke büyük bir coşkuyla bayramımızı kutlayacağız.

Koç Üniversitesi Vehbi Koç Ankara Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi(VEKAM), coşkuyla kutlyacağımız 19 Mayıs Atatürk’ü anma Gençlik ve Spor Bayramı’na özel bir dijital sergi hazırladı.
Sergide; 1920-40 yılları arasında Başkent’te düzenlenen 19 Mayıs törenleri ve kutlamalarına ait fotoğraf, kartpostal ile gravür koleksiyonları yer alıyor. VEKAM arşivinden derlenen sergi, Koç Üniversitesi’nin web sayfası üzerinden (dijital koleksiyonlar sekmesi) görülebiliyor. İşte bu önemli günle aynı ismi taşıyan tarihi 19 Mayıs Stadyumu ile Hipodrom’un ev sahipliğinde düzenlenen kutlamalara ait o fotoğraflar.

 





Yazının Devamını Oku

Plazma bağışçılarından aranan 5 özellik

17 Mayıs 2020
Koronavirüs salgınına karşı verilen mücadelede ön plana çıkan tedavi yöntemlerinin başında ‘immün plazma’ geliyor. Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu’nun izniyle dünyanın dört bir yanında olduğu gibi ülkemizde de plazma ile tedavi ihtimalini araştıran denemeler yapılıyor.

 

Hastalığı geçiren birçok kişi de plazma bağışında bulunarak özellikle ağır hastaların hayat mücadelelerine destek sağlıyor. Peki kimler plazma bağışında bulunabiliyor ve süreç nasıl işliyor? İşte plazma bağışçılarından aranan 5 özellik:

1) Sağlık Bakanlığı COVID-19 İmmün Plazma Tedarik ve Klinik Kullanım Rehberi’ne göre plazma bağışcıları, koronavirüs enfeksiyonuna yakalanmış ve sonrasında iyileşmiş bireyler olması gerekiyor.
2) Erkek veya gebe kalmamış kadınlar, daha önce kan almamış kişiler tercih ediliyor.
3) Plazma bağışı, ilk bağışın yapıldığı tarihten itibaren en az 7-10 günde bir olmak üzere bir ay içerisinde en fazla 3 kez yapabiliyor.
4) Kişi(ler) hastanede yatarak tedavi görmüş ise ‘PCR’ denilen moleküler test sonucunun negatif hale gelmiş olması; öksürük, ateş, nefes darlığı ve halsizlik gibi bulgularının en az 14 gün önce iyileşmiş olması gerekiyor.
5) Koronavirüs tanısı almış ancak tedavi ve/veya karantina sürecini evde tamamlayan bağışçı adaylarının ise klinik olarak tam iyileşmesinin üzerinden en az 28 gün geçmiş olması ve yine bağış öncesinde çalışılmış PCR sonucunun negatif çıkması gerekiyor.

İMMÜN PLAZMA TEDAVİSİ NEDİR?

Yazının Devamını Oku

'Hep Bi Şey Eksik'

16 Mayıs 2020
Gonca Vuslateri... Oyunculuktan sonra şimdilerde müzikte de adından söz ettiriyor. Sezen Aksu’nun hem müziğini hem sözlerini yazdığı 'Hep Bi Şey Eksik' parçasıyla dinlemeye değer bir sürprize imza attı. Sezen Aksu'nun çizgilerini şarkıyı dinlerken hissedeceksiniz. Kendisi de zaten, "Hayata dair güzel ve esaslı bir konuşmanın ardından verilmiş güzel bir hediye benim için" diyerek usta sanatçıya teşekkür ederek başlıyor söze. Gonca Vuslateri ile yeni single'ını ve karantina günlerini konuştuk.

 

Malum, koronavirüs salgını ve karantina ile geçen günler... Nasıl geçiyor?

Günler birbirini tekrar ediyor gibi geçiyor aslında. İlk defa rutini bu kadar sevdim. Kalkıyorum, kahvaltı ediyorum, yemek yapıyorum, o güne dair planları çıkarıyorum, haberleri izliyorum... Elbette bu sıralar farklı bir heyecanım var, single çıktı. Şarkımız muhteşem moral oldu.

Hep bi’ şey eksik’ adlı şarkınız, içinde bulunduğumuz bu olağanüstü süreçte piyasaya çıktı. Hikâyesini anlatır mısınız?

Şarkı aslında iki yıldır benimle. Hem işlerin yoğunluğundan hem de her şeyin hayal ettiğim gibi olmasını istediğimden dolayı uygun zamanı bekledi. Sonuçta kendi adıma müzikal anlamda yaptığım ilk iş ve bir Sezen Aksu şarkısı. Dolayısıyla projeyi hayal ettiğim müzisyenlerle buluşturmak zaman aldı. Bu zamana da değdiğini düşünüyorum. Hayata dair güzel ve esaslı bir konuşmanın ardından verilmiş güzel bir hediye benim için. Bu iki yıl içinde sahnede şarkı söylemek adına kendimi geliştirmem de bu şarkının etüdü anlamında çok değerli bir süreçti.

Klip ne zaman çıkacak?

Haziran başı klibi çekeceğim. Halen evde kalmak gerektiği düşüncesindeyim.

Yazının Devamını Oku

AVM'lerde yeni dönem başladı

13 Mayıs 2020
Kontrollü yaşama ilk adımlarından biri dün atıldı. Bazı AVM’ler ile 21 Mart’tan beri kapalı olan güzellik salonları, kuaförler ve berberler gerekli tüm önlemleri alarak yeniden kapılarını açtı.

Vatandaşlar, sosyal mesafe kurallarına göre sıraya geçerek, ateşleri ölçüldükten sonra mağazalara alındı. AVM’lerin açılmasına karşın birçok mağazanın kapalı olması dikkat çekti. Vatandaşlar açık olan az sayıdaki iş yerinde alışverişlerini yaptı. Alışveriş yapmak istediği mağazanın kapalı olduğu gören vatandaşlar AVM yönetimlerinden durumla ilgili bilgi aldı. Yeme içme alanlarının ise salgına karşı önlemler kapsamında kapalı kalmaya devam ettiği gözlendi. 38 AVM bulunan Başkent’te, AVM’lerin büyük bir bölümünün halen kapalı olduğu ve haziran başında durum gözlenerek açılmalarının planlandığı öğrenildi. 

 

 

ANKAMALL’DE YOĞUNLUK OLUŞTU

 

 Saat 11.00’de kapılarını açan ANKAmall’de, açık olan diğer AVM’lere kıyasla yoğunluğun daha fazla yaşandığı gözlendi. İçeri girmek isteyen müşteriler, ANKAmall önünde metrelerce kuyruk oluşturdu, sırada bekleyen bazı vatandaşların zaman zaman sosyal mesafe kuralını da yok saydığı görüldü. Park yerinde yaşanan yoğunluk nedeniyle sürücüler araç park edecek yer bulmakta zorluk yaşadı. Taurus AVM’de ise yalnızca zemin kat müşterilere açıldı. Marketin de bulunduğu zemin katta ve girişinde zaman zaman insan yoğunluğu yaşandı. Gordion, Arcadium ve Next Level AVM’lerinde ise az sayıda müşteri olması nedeniyle sakinlik gözlendi. Gordion AVM’de alışveriş yapan bir kişi online siparişini değiştirmek için geldiğini söyledi.

 

Yazının Devamını Oku

Karantinadan 'Ferman' çıktı

11 Mayıs 2020
Gülçin Ergül... Türkiye onu 2000’lerin başında kurulan ve bir döneme damga vuran Hepsi grubu ile tanıdı. Sarı ve kıvırcık saçlarıyla grubun en dikkat çeken üyelerinden olan Gülçin Ergül, şimdilerde müzik kariyerine yalnız devam ediyor. Koronavirüs salgını nedeniyle karantina günlerinde yazmış olduğu ‘Ferman’ isimli yeni şarkısıyla dinleyicilerine sürpriz yapan Gülçin Ergül’le, hem yeni şarkısının hikâyesini hem de salgın sürecindeki hayatını konuştuk.

 * Salgın, karantina ve tabii ki evlerdeyiz. Peki nasıl çıktı bu albüm?
Ben şarkıyı tamamladıktan sonra düzenlemesini Emre Bayar kendi evinde yaptı. Anıl Şallıel de kendi evinde saksafon kaydını yaptı. Sonra da mix-mastering...

* Ya klip...
Kimseyi görmeden, risk almadan, elimdeki vlog kamerasıyla ve ışıklarımla video’mu çektim. Yönetmenimiz Gökhan Palas da video’yu daha profesyonel bir seviyeye taşıdı. Oldukça minimal bir ‘evde kal’ projesi diyebiliriz buna.

* Tüm bunlar uzun zaman aldı mı?
Çok kısa bir sürede hazırladık. İyi bir örnek olmak istedim.

 

YOGA ÇOK SEVDİĞİM BİR YAŞAM TARZI

Yazının Devamını Oku