Herkes işine baksın beyler!

Daha seçimlere 5 ay var.Bu ne telaş! Bu ne kargaşa!Şimdiden yerel seçim havasına girildi.

Kavgalar, tartışmalar, küfürleşmeler...

Kısır çekişmeler, hiç bir işe yaramayan çatışmalar.

Daha 5 ay var beyler!

Ne oluyor? Bu yaşananlar ne? Neyin kavgası veriliyor?

Neden demokratik olgunluktan bu denli uzaklaşma?

Neden bu "ille ben, ille ben", "Bensiz olmaz" edaları...

Daha köprünün altından çok sular akacak!

Hem Büyükşehir Belediye Başkanlığı, hem il belediye başkanlıkları, hem de ilçe ve belediye başkanlıkları için en az 2-3 aylık süre var.

Bu süre içinde Genel Başkanlar, Genel Merkez Yönetimleri değerlendirme yapacak.

Görevde olan Başkanlarla ilgili artıları, eksileri ortaya koyacak.

Aday adayları için değerlendirme yapılacak.

Kim daha çok oy getirir?

Kim başarılı? Kimin geçmişi temiz? Kimler nasıl tanınıyor?

Ne yapmış? Bu konuda elbette ciddi değerlendirmeler olacak.

Kolay değil; yerel seçimler tüm partiler için önemli bir dönüm noktası.

Hatta güçlenme, ya da tükenme...

Belki ayakta kalma...

Belki güç gösterisi yapma...

Yerel seçimler önemli de...

Hayat duracak değil ya!

Tüm dünyada benzeri demokratik süreç yaşanıyor.

Hiç birinde bizdeki gibi kargaşa yok.

İşi gücü bırakıp sadece seçimi düşünmek...

Sıkılmadık mı? Her gün aynı beylik laflar...

Ya birisi "en büyük", ya "tukaka".

Varsa yoksa adaylık. Varsa yoksa Başkanlık.

Oysa her gün yeni gelişmeler oluyor.

Kent yaşamı akıp gidiyor.

İzmir’de de, diğer illerde de...

Ve ekonomik kriz kendini ciddi ciddi hissettiriyor.

İşsizlik, kapanan işyerleri...

Dönen çekler, karşılıksız çıkanlar...

Protestolar... Ama... Biz ne yapıyoruz?

Bir "Başkanlık, adaylık rüzgarı" içinde sürükleniyoruz.

Hiçbir işe yaramayan tartışmaların girdabına...

Oysa... Daha vakit var!

Bu süreçte görevdekiler işlerini yapacak, bir yerlere talip olanlar da projelerini...

Yani... Önce ciddiyet!

Önce Ulu Önder’in dediği gibi; akıl, bilim ve mantığın peşinde koşmak? İleri hedeflere... Halkın yararına...

Ama... Nerdeee!

Oysa kent yaşamı sürekli.

Yaşayan bir mekanizma.

Her gün yeni olaylar, yeni gelişmeler.

Su, ulaşım, çevre, temizlik, enerji...

Bir sürü şey.

Biz bunları bıraktık; varsa yoksa adaylık.

Peki arsenikli su konusu ne oldu? Arıtma tesisleri tamamlandı mı?

Efsane Başkan Ahmet Piriştina’nın "2008’de tamam" dediği metro ne noktada? Ne zaman bitecek?

Yollar, ulaşım sistemi? Adnan Saygun Kültür Merkezi?

"Krizde avantaj yaratacak kentler" saptamam çok yankı buldu.

Peki hangi avantajlar irdeleniyor?

İzmir ve Ege Bölgesi için neler yapılıyor?

Sadece İzmir’de değil, Manisa’da, Denizli’de, Balıkesir’de, Aydın’da, Muğla’da, Çeşme’de, Kuşadası’nda, diğer yerlerde neler yapılıyor?

Kentler adına, toplum adına ne tür atılımlar var?

Bu süreci de abarttık her zaman ki gibi.

Beklenir, aday olunur, karar verilir.

Sabah akşam bu işle yatılıp kalkılmaz.

Her şey unutulmaz!

Biraz ciddiyet beyler!
Yazarın Tüm Yazıları