Zarrab davasının yargıcı Berman

GEÇEN hafta Zarrab davasına bakan Yargıç Richard Berman’ın 2014’te İstanbul’da katıldığı bir sempozyumdan bahsetmiştim.

Haberin Devamı

Ve bu toplantı ekseninde, New York’taki ilk duruşmada yargıç ile Zarrab’ın avukatı Benjamin Brafman arasında geçen konuşmaları aktarmıştım. Devam ediyoruz.

 

*

 

BU sempozyumun davanın üzerine bir gölge düşürmemesi için konudan ilk bahseden Berman olmuştu. Ve “Sempozyum, Birleşmiş Milletler Global Compact ile Amerikan hukuk bürosu DLA Piper’ın eskiden ortağı, İstanbul’un önde gelen bir hukuk bürosu tarafından sponsor edildi” demişti.

 

Birleşmiş Milletler sponsorluk iddiasını reddetti. Ve Birleşmiş Milletler Global Compact Sözcüsü Margaret Fenwick, etkinliğe sponsor olmadıklarını belirtip yazılı açıklamayla şöyle dedi:

 

Haberin Devamı

“Birleşmiş Milletler Global Compact’ın 2014 Adalet ve Hukukun Üstünlüğü Sempozyumu’nun organizasyonunda ya da konuşmacıların davet edilmesinde rolü olmadı, sempozyumun masraflarına katkı sağlamadı.”

 

Fenwick’in açıklamasına göre BM’nin sempozyumla tek ilgisi, Global Compact’ten Christina Koulias’ın etkinliğe katılması için davet edilmiş olması. Aynı şekilde Birleşmiş Milletler Global Compact Türkiye’nin o dönemki başkanı Yılmaz Argüden de, sempozyuma “organizasyonel veya maddi bir katkılarının olmadığını” belirtti.

 

Türkiye’deki hukuk bürosuyla bu haftaki görüşmemde sempozyum için bu kez de Marmara Üniversitesi’nin adını verdiler. Ama davetiyelerin gönderilmesinden sempozyuma katılanların uçak ve otel masraflarının karşılanmasına, işin organize edilmesine o hukuk bürosundan başka görünen yok. Sempozyum için kurulan www.uluslararasisempozyum.com adresli web sitesi bile 7 Mart 2014’te aynı hukuk bürosunun bilgi işlem müdürü tarafından alınmış.

 

*

 

PEKİ tüm bunlar ne demek oluyor?

 

Haberin Devamı

“BM sponsordu” diyen Yargıç Berman’a böyle önemli bir davanın daha en başında yanlış bilgi verdirilmiş olması ne anlama geliyor? Normal şartlar altında aslında bu meselenin adil yargılama konusunda bir şüphe yaratmaması gerekiyor. İki açıdan da:

 

1- Sempozyumun düzenlendiği dönemi düşünün. Reza Zarrab 17 Aralık soruşturmasıyla gözaltına alınıp 70 gün tutuklu kaldıktan sonra 28 Şubat 2014’te serbest bırakılmış. Hukukun üstüne şal örtülmüş. Berman’ın sempozyumdaki konuşması da evrensel hukuk değerlerine vurgu yapan sözler ve herkesin böyle bir toplantıya manevi destekte bulunması makul.

 

2- Berman gibi bir yargıcın bir avukatlık bürosunun parasını ödediği bir etkinliğe katılması ise ABD’de bir etik tartışma konusu. Yargıçların bu tür gezilere katılmalarının sakıncalı olabileceğini düşünen “Fix the Court”, “Judicial Watch”, “Center for Responsive Politics” gibi birçok sivil örgüt var. Ayrıca yasalar, federal yargıçlara 335 dolardan fazla maddi menfaat sağlayan benzer durumları beyan etme zorunluluğu getiriyor.

 

Haberin Devamı

Ancak birçoğu beyan ederek bunu yapmaya devam ediyor. Şubat’ta ölen Amerikan Yüksek Mahkemesi Yargıcı Antonin Scalia 2004-2014 arası buna benzer 258 bedava geziye gitmişti mesela. Daha beteri, öldüğünde Teksas’ta, Yüksek Mahkeme’de davası olan bir işadamının av otelinde bedava kalıyordu. Gidiyorlar, sonra bu olaydaki gibi gazetelik oluyorlar.

 

Hepsi bu.

 

*

 

ANCAK sorun, normal şartlarda değiliz. Ve Reza Zarrab hikâyesini 17 Aralık’tan beri takip eden... Zarrab’ın Türkiye’de maalesef gerçekleşmeyen adil biçimde yargılanmasının ABD’de olmasını ümit eden. Eğer savcıyla anlaşıp konuşmazsa, yaptıklarının cezasını çekmesi gerektiğine inanan bir gazeteci olarak yaşadığım hayal kırıklığının sebebi, bu olayla davanın bulandırılması.

 

Haberin Devamı

Berman’ın ofisini de aradım hafta içi. Durumu anlattım. İki saat sonra bir yardımcısı aradı ve kendisinin yorum yapmamaya karar verdiğini söyledi. Fakat bu hikâyenin Savcı Preet Bharara’nın işini zorlaştıracağına şüphe yok. Bir taraftan agresif bir avukat. Bir taraftan, “Varsa bir şey, Rıza Bey’in avukatları gerekli cevabı vereceklerdir” diyerek iradesini ortaya koyan Türk Hükümeti’nin yapabilecekleri.

 

Bu işin suistimal edilme riski. Ki aynı hukuk bürosuyla ilgili ilk duruşmadan altı gün sonra Türkiye’de hükümete yakın basında çıkan suçlayıcı habere baktığınızda, işin nereye gittiğini görmemek için Türkiye’yi bilmiyor olmak gerekir.

 

*

 

90’LARDA iki kişiyi öldürmekten yargılanan futbolcu O.J. Simpson davasının sonunda tarihe geçen bir görüntü vardır. Herkes Simpson’ın suçlu olduğundan emindir aslında. Ama avukatının maharetiyle beraat eder.

 

Haberin Devamı

Çünkü avukat olayı bir ırkçılık tartışmasına taşıyıp polislerin tutuklama sırasında O.J. Simpson’a ettiği lafları kullanır. Karar açıklandığında da Vanity Fair Dergisi adına davayı başından sonuna izleyen gazeteci Dominic Dunne, yüzündeki şaşkınlıkla oturduğu yerden uzun süre kalkamaz. İyi bir avukat, olayı bulandırıp bir suçluyu serbest bıraktırmıştır. Zarrab hikâyesinde bu olmamalı.

Yazarın Tüm Yazıları