Tahir Kum

Gerekçesi bir türlü açıklanamayan operasyon ve talih kuşu

15 Nisan 2022
Asılsız bir ihbar MHK yetkilileri için adeta bulunmaz nimet oldu.

Merkez Hakem Kurulu (MHK), sezonun bitimine 10 hafta kala aralarında Cüneyt Çakır ve Fırat Aydınus gibi önemli isimlerin bulunduğu 31 hakem ve gözlemci ile yollarını ayırdı. Ama ne MHK ne de TFF o günden bu yana bu operasyonun altını doldurdu. Ortaya sağlam bir gerekçe koyamadılar. “Yaş” dendi, olmadı. “Performans” dendi, o da tutmadı. Belki de “Tahkim Kurulu onar, bu iş böylelikle kapanır gider” hesapları yapıldı. Ama o da tutmadı. Riva’daki hesap çarşıya uymadı, Tahkim Kurulu kararı onamadı. Sonrası malum; TFF yönetiminden art arda gelen istifa kararları...

HESAPTA OLMAYAN iŞLER

Çünkü ortada böyle bir operasyonu gerektirecek sağlam bir gerekçe yoktu. Haliyle gönderilenler toplum nezdinde gerçek bir mağdur olmuşlardı. Koca medyada operasyonu destekleyen kişi sayısı 1.5-2 kişiyi buldu, bulmadı. MHK Başkanı ve yöneticileriyle ilgili, bu konuda onca şey yazıldı çizildi ama; hiçbir şey onlara, klasmanda tuttukları bazı hakemlerin “Arkadaşlarımıza bunu yapanların vereceği görevi istemiyoruz” dercesine yaptıkları o protesto kadar koymadı. Böyle bir şey onlar tarafından hiç hesaplanmamıştı.

BiR ANDA ESKi DEFTERLER AÇILDI

Tam bu sırada bir de Cüneyt Çakır için İsviçre’den, yine hiç hesapta olmayan bir talep çıkmaz mı? Gel çık şimdi işin içinden... Çıkamazsın. Göndersen bir dert, göndermesen bir dert çünkü...Yapılacak bir şey var; o da gündem değiştirmek. Eski defterleri açmak. Algı yapmak. Zaman kazanmak. “Haklarında disiplin soruşturması vs” var diyerek bu talebi savuşturmak gibi. Dikkat edin bir hafta öncesine kadar MHK kanadında gönderilenlerle ilgili yaprak dahi kıpırdamıyordu. Bir anda eski defterler açıldı. Düşünün 8-9 Mart’ta yaşanan bazı olaylar tam 32 gün sonra soruşturmaya dönüştürüldü. Mesela o güne kadar hiç ötmeyen kuş, bir anda gelip MHK’nin umutlarına kondu. Talih kuşu gibi... “Cik cik”ederek uyandırdı onları!

ÜÇ HAKEMiN iKiSi ‘HAYIR’ BiRi ‘EVET, YAŞANDI’ DEDi

Yine dikkatinizi çekerim... Bugün gündeme getirilen bu iş taa 6 ay öncesinin, Kasım 2021’in işi. Zaten bu konuda ortada bir bilgi, belge, zapıt vs. olsaydı ne o Tarık Ongun o günden bu yana 18 maçta (9’u AVAR) görev alır ne de 8 Mart’taki operasyonda bu MHK tarafından klasmanda tutulurdu. Yani kalanlardan olmazdı. Aksine o da diğer arkadaşları gibi dışarı atılırdı.

Her neyse... Sonrası bu ihbarı adeta havada kapan MHK, 4 Nisan’da Ongun’la birlikte o gün odada VAR ve AVAR görevinde bulunan diğer üç hakeme bir yazı göndererek böyle bir şeye şahit olup olmadıklarını sorar:

Yazının Devamını Oku

Dışarıda; football bizde ise; ayak oyunu

7 Nisan 2022
Avrupa’dan bir maç izlediğimiz de hep kendi kendimize sorarız “Bunların oynadığı futbolsa peki bizim ki ne?” diye... “Şu ülke futbolunun veya şu kasaba takımının geldiği noktaya bak be arkadaş” diye imrenir dururuz, becerilerine.

Onca kaynak aktarırız yeşil zemine, hadi yeni bir şeyler eşersin diye. Ne hikmetse filizden öteye gidemez yıllardır o yeşil zemin için ektiklerimiz. Nasıl yeşerecek? İklim, iklim değil ki arkadaş! Havaya bir bak! Bu iklimde bu havada ne yeşerir?

HER ŞEY ALLAK BULLAK

Yarın 8 Nisan... 8 Mart’tan bugüne, son bir aydaki futbolumuzun gündeme bir bak; her şey allak bullak! Yine spor sayfalarının baş aktörleri; yöneticiler, başkanlar, avukatlar, babalar... Kısacası; kravatlı insanlar. Gündemdeki konular: Duruşmalar, kararlar, iddialar ve istifalar... Parçalanmalar... Başkanların bir birlerine ettiği laflar... Alavereler, dalavereler... Güya futbolun başaktörü, futbolcular. Belki de bu yüzden sözlüğe “football“ yazdın mı karşılığı “ayak oyunu” çıkıyor! Sanırım bizimkilerde buna ayak uyduruyor! Evet futbol bir ayak oyunu da; ama futbolumuzu da çok ayağa düşürdüğümüz kesin, arkadaş. Hem de her kesimiyle. Bizim sektörden, yöneticisine, başkan profiline, profesyoneline. Giderek sayıları artan saha kenarındaki o ehliyetsiz şoförlere! Kulüpler Birliği’nde konuşulup edilenlere, dışarıya sızan o tuhaf gündemine.

İHALE KASIMDA BİTMELİYDİ

Baksanıza yayın meselesine? Kasım ayında yapıp bitirmemiz gereken yayın ihalesini 6 ay olmuş, hâlâ halledemedik, beceremedik. Geçtim, kafadan hedeflenen paraya yaklaşmayı; yarısına bile şükür denecek hale geldik. Belliydi böyle olacağı. Hatırlasanıza; son üç sezondur yayıncı ile yaşanan krizleri. Hatırlasanıza son iki sezon, lig başlamış ama daha yayıncı ile ödenecek paranın adını bile koyamadığımız o günleri. Sürpriz mi? Değil. Çünkü ortada futbol yok, dediğimiz gibi ‘ayak oyunu’ var. Bir TV’de haftalık dizi olursa, bak işte o iyi para yapar! Fragman için, başkanların whatsapp grubunda yazdıkları size, yeter de artar!

1 DEĞİL 4 YILLIK BİR SEÇİM OLMALI

Futbolumuzun geçen bir ayki gündemi böyleydi. Peki önümüzdeki günler bizi nasıl bir gündem bekliyor? Kestirmek pek de güç değil. Bugünleri ararız, o kesin. Genel kurula 2 aya yakın bir süre var. Ve ortada tamamlanması gereken bir çok önemli konu başlığı. Başta yayın meselesi. Ve ortada adeta topal kalmış bir TFF yönetimi. Hukuktan sorumlu başkan vekili gitmiş, yok. Mali işlerden sorumlu başkan vekili gitmiş, yok. En önemlisi başkan gitmiş... Yayın meselesinden, kural hatası ve klasman dışı kalmış hakemlerin görev almasıyla Riva’ya art arda yapılan itirazlara... Yayın ihalesi, kulüplerin önceliği, olmazsa olmazı. İmzalanacak ki, peşinat alsınlar. Aylardır o günü bekliyorlar. Genel kurul onlar için ikinci sırada. Bir şekilde bu cenaze kalkacak. Ama nasıl kalkar, onu göreceğiz.

STATÜ DEĞİŞİKLİĞİ ŞART

Yazının Devamını Oku

Futbolda devrim bir başka bahara

30 Mart 2022
Yeni spor yasası meclisten geçerse TFF yargı organlarındaki değişim planı rafa kalkacak.

Türk sporunda son dönemlerde adından sıkça bahsettiren yeni spor yasası sonunda TBMM’nin önüne geldi... İçinde Türk sporu ve futbolu için bir çok ilki barındıran yasa meclisten geçtiği takdirde Türk futbolu yargısı konusunda devrim niteliği taşıyan ve sezon sonunda hayata geçmesi planlanan o meşhur statü değişikliği de kanun gereği rafa kaldırılmış olacak.

PLANLAR ALT ÜST OLDU

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) talebi ve Türkiye Futbol Federasyonu statüsünde yapılan değişiklik sonrası futbol kamuoyu sezon sonunda TFF yargı organlarındaki değişime odaklanırken, meclise sunulan yeni spor yasası bu planları alt üst etti. Yeni yasanın geçici 2/1 maddesine göre mevcut TFF yargı organları Tahkim Kurulu, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK) ve Uyuşmazlık Çözüm Kurulu (UÇK) seçime kadar görevlerinde kalacak.

BUGÜN MECLİSE GELİYOR

Bugün TBMM komisyonuna girecek olan yeni spor yasası meclisten geçtiği takdirde beraberinde büyük tartışmaları da getiren hukuk kurulları aday komisyonu 2023 yılının haziran ayına kadar çalışmalarını dondurmak zorunda kalacak.

TAHKİM KURULU, PFDK VE UÇK TAMAM DEĞİL, DEVAM

GEÇİCİ MADDE 2 - (1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla 5 inci ve 6’ncı maddelerde yapılan değişikliklerin yürürlüğe girdiği tarihte görevde bulunan ilk derece hukuk kurulları ile Tahkim Kurulu üyelerinin görev süresi, bu kurulların göreve başlama tarihinden itibaren dört yıl sonunda sona erer. İl disiplin kurulları hariç ilk derece hukuk kurulları ile Tahkim Kurulu üyeleri, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yapılacak ilk toplantıda görevlerini tarafsızlık ve bağımsızlık içinde yerine getirmelerine engel bir durumlarının olmadığına dair yazılı beyanlarını sunar ve Yönetim Kurulu üyelerinin huzurunda görevlerini tarafsız ve bağımsız şekilde yerine getireceklerine dair yemin ederler.”

Yazının Devamını Oku

İstifa da yok maç da yok! 'Ben düdüğümü değil, onurumu geri istiyorum'

28 Mart 2022
8 Mart’ta liste dışı bırakılan 18 hakem ve 3 gözlemci, önceki gün Tahkim’in duruşmalı toplantısında MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu ile ilk kez bir araya geldi. Gündoğdu; Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus ve Hüseyin Göçek’i yaştan, diğerlerini düşük performanstan kadro dışı bıraktığını söyledi. Numanoğlu’nun, “7 yaşındaki kızım, ‘Baba maça niye gitmiyorsun?’ diye soruyor ve ben ona bu durumu izah edemiyorum” sözleri salondaki havayı bir anda değiştirdi. Hakemler, Gündoğdu'nun öne sürdüğü gerekçelere tepki gösterdi.

Tahkim Kurulu'nun tarihi toplantısında neler yaşandı? Kim ne dedi? Bundan sonra ne olacak? MHK istifa edecek mi? Hürriyet açıklıyor...

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Tahkim Kurulu, önceki gün tüm dengeleri alt üst edecek bir karar alarak, Merkez Hakem Kurulu’nun (MHK) 18 hakem ve 3 gözlemciyi ‘liste dışı bırakma’ kararını iptal etti. Prof. Dr. Murat Balcı başkanlığındaki Tahkim’in böyle bir karara varması futbol camiasında ‘büyük sürpriz’ olarak değerlendirildi, zira daha önce pek rastlanmış bir şey değildi. Hâl böyle olunca, herkesin kafasında bazı sorular oluştu. Şimdi gelin, tek tek o soruları ve cevaplarını anlatalım...

1) MHK AVUKATLARI YENi BELGE SUNMAK iSTEDi, REDDEDiLDi

Toplantı, ‘Pembe Köşk’ adıyla bilinen TFF’nin Levent’teki binasında yapıldı. Saat 12.00’de başlayıp 5 saatten fazla süren toplantıda, 18 hakem, 3 gözlemci ve MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu, avukatlarıyla birlikte hazır bulundu. Tahkim Kurulu hem hakem ve gözlemcileri hem Gündoğdu’yu hem de hakemleri dinledi. Hakem ve gözlemciler karara neden itiraz ettiklerini, Gündoğdu da liste dışı bırakma kararının sebebini anlattı.

MHK’nin avukatları, Tahkim Kurulu’na yeni belgeler vermek istediklerini bildirdiler ancak kurul başkanı Murat Balcı, “Geç kaldınız. Bu zamana kadar neredeydiniz?” diyerek olumsuz yanıt verdi. Toplantıda Ferhat Gündoğdu ile liste dışı bıraktığı hakemler arasında zaman zaman diyaloglar yaşandı. Birbirlerine cevap verdikleri anlar oldu.

2) MHK BAŞKANI, ŞOK KARARININ GEREKÇELERİNİ ANLATTI

Ferhat Gündoğdu, gerekçe olarak ne söyledi?

Hakem kadrosunda yeniden yapılanmaya gittiklerini, genç isimlerle yola devam etme kararı aldıklarını anlattı. Bu karar çerçevesinde Fırat Aydınus, Cüneyt Çakır ve Hüseyin Göçek’i yaştan dolayı, diğer hakemlerin ise performans düşüklüğü nedeniyle Süper Lig kadrosundan çıkarıldığını söyledi.

Yazının Devamını Oku

Havuzda boğulmak ya da boğulmamak! İşte bütün meselu bu

17 Mart 2022
1996’dan bu yana Türkiye’de havuz sistemi ile gerçekleştirilen ‘Lig maçları yayınları’ ihale dönemlerinden bağımsız, hep tartışma konusu.

Hatta Cine5’in yayıncı olduğu dönemde, bir TV programında yine F.Bahçe’nin o dönemki başkanı Ali Şen’in “Biz havuzdan ayrılırız” şeklindeki söylemine, TV programında Cine 5 avukatı Hüseyin Yarsuvat “Burası Hilton’un havuzu değil, istediğiniz zaman girip çıkamazsınız” cevabını vermişti. Söylem eyleme geçmiş, 2 Kasım 1997’de oynanan F.Bahçe-Kocaeli maçı özel anlaşma ile ATV’den yayınlanmaya başlamış ama TFF’nin izin vermemesiyle birkaç dakikadan sonra yayın kesilmişti.

'KÖYDEKİ EVİMİN HAVUZUNA BEKLERİM'

2011’de dönemin F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın, sadece “Bir grup sadece F.Bahçe maçları için 100 milyon dolar teklif ediyor” açıklamasıyla yine havuzdan ayrılık sinyali vermesi ezeli rakip-ebedi dost F.Bahçe ile G.Saray’ı yine söz düellosunda karşı karşıya bırakmıştı. G.Saraylı yöneticilerden Adnan Öztürk’ün “Köydeki evimin bahçesinde bir ördek havuzu var. Kanaryalar sabahları ‘cik’ ‘cik’ ötüp su içip havuzdan çıkıp giderler. O havuza gelsinler, beklerim” cevabı yine konu yayın ihalesi olunca en çok hatırlanan cümlelerden... ‘Dengeli gelir dağılımı, dengesiz gelir dağılımı, biz az alıyoruz, onlar bizim sayemizde kazanıyor...’ Her dönemde transfer, hakem hataları kadar popüler bir konu ‘yayın havuzu.’

FENERBAHÇE'NİN HAVUZDAN ÇIKIŞ DURUMUNDA PROJESİ HAZIR

2007’nin başları, F.Bahçe’de 100. yıl için hem sportif hem kulüp başarısı için harıl harıl çalışmalar devam ederken, dönemin başkanı Aziz Yıldırım ile TFF Başkanı Haluk Ulusoy arasında ‘maça gelme’ denilecek kadar da gergin ilişkilerin olduğu bir ortam var. F.Bahçe, havuzdan çıkmanın, çıkarsa nasıl bir sistem oturtulacağının arayışında

YOL HARİTASI ÇİZİLDİ

FB TV’nin genel yayın yönetmeni İhsan Topaloğlu’na verilen talimatla, Ali Koç’un hediye ettiği canlı yayın aracıyla yapılan prodüksiyonların ve televizyonda bu alanda uluslararası tecrübesi bulunan bir ismin de katkılarıyla ilk defa ‘havuzdan çıkılması halinde F.Bahçe ne yapar, nasıl yapar, F.Bahçe hangi kulüplerle iş birliği yapar ve yaparsa sistem nasıl işler?’ üzerine bir çalışma hazırlanır. Yöneticiler düzeyinde ilk kez işin sistematiğine dair Beko-Arçelik mühendislerinin teknik görüşlerinin de yer alığı ‘decoder sistemi dahil’ yazılı bir yol haritası mevcuttur. Hem de A-B-C şıklarıyla ve o günün maliyetleriyle. 2009’da ise bu proje daha da güncellenerek, kurucusu ve genel yayın yönetmeni olduğum dönemin popüler spor dergilerinden Futbol Extra’nın 2009 Ağustos ve Eylül sayılarında raporu hazırlayan, FBTV çalışanı Selahaddin Koyuncu imzasıyla ‘Yayın ihalesi için kılıçlar çekiliyor’, ‘Yayıncı Kulüpler Birliği veya TFF olamaz mı?’ başlıklarıyla 8’er sayfalık geniş bilgilerle bir fikir olarak kamuoyuna sunuldu.

BÜTÜNLÜK KORUNACAKTI

Yazının Devamını Oku

7 Ekim’de ekildi, 8 Mart’ta biçildi

12 Mart 2022
Tamam, listeyi hazırlayan ve imzalayan belli de, bunu onlardan (MHK) isteyen kim ya da kimler? Asıl konu bu.

1- Merak edilen iki soru var: 1-) Bu listeyi kim yaptı? 2-) Bunu kim istedi? Tamam, listeyi hazırlayan ve imzalayan belli de, bunu onlardan (MHK) isteyen kim ya da kimler? Asıl konu bu.

Gerçekten açıklandığı gibi bu işin mimarı da fikir babası da Ferhat Gündoğdu MHK’sı mı? MHK’yı kullanan TFF Başkanı, başkan vekilleri, yöneticileri filan mı?

Yoksa Kulüpler Birliği mi? Bir diğer can alıcı soru da şu; peki bu acele niye?

Eğer bu iş Gündoğdu’nun dediği gibi ‘dört aylık bir çalışmanın ürünü olan bir proje olsaydı’ ki, değil; bu, böyle lig devam ederken değil, sezonun sonunda veya başında hayata geçirilirdi.

BUNA KiMSE iNANMAZ

Eğer siz; en sorumlu ağız olarak (MHK Başkanı) kalkıp, “Bir gün dahi bekleyemeye tahammülümüz yoktu” derseniz de, insanlar doğal olarak bunun altında daha farklı şeyler arar.

Bu ‘şok operasyonun sebebi’ öyle dediğiniz gibi performans, ilerleyen yaş, kendilerini MHK’dan üstün görme vs sebepler olamaz. Kalan haftalarda maçlarda görev vermezsin olur biter. Veya sıradan bir iki maçla bitirtirsin onlara ligi.

LA FONTAiNE’DEN MASALLAR SINIFINDA

Yazının Devamını Oku

Takke düştü, kel göründü, kim ne veriyorsa kabul edin

25 Şubat 2022
Böyle giderse yayın ihalesinde artık 200 milyon dolarlar da bulunamayacak.

Evinden arabasına, mobilyasından gıdasına her şey üçe beşe katladı... Bizimkisi ise tam tersi, neredeyse 5 yıl öncesine göre 5’te 1’e geriledi.

Evet Süper Lig’in ederinden bahsediyoruz.

Bundan yaklaşık 5 yıl önce ihaleye çıkan ve 500 milyon dolar + KDV’ye Bein Sport’a verilen Süper Lig ve 1. Lig maçlarının yayın hakları bedelinden bahsediyoruz.

Bugün maalesef 200 milyon dolara bile alıcısı yok.

Olmaz, olamaz...

Maalesef adeta ayakların baş olduğu bir futbol dünyasından bahsediyoruz. Her yönüyle... Riva’dakilerden, kulüplere, medyaya, taraftara, başkanından teknik adamına...

Liyakat ve kalite sıfırın altında eksi 5. Kimse kusura bakmasın...

ÖNERİM 4 TL'Yİ GEÇMEZ

Yazının Devamını Oku

Maç yayınları 3 kanala bölünürse ne olacak?

30 Ocak 2022
Gelecek sezondan itibaren Süper Lig’i nasıl ve ne şartlarda izleyeceğiz?

TFF ve Kulüpler Birliği’nin hedefi; halen 2 milyar 650 milyon TL olan yıllık yayın bedelini 3 milyar 750 milyon TL civarına çıkarmak. TFF çok sayıda yayıncıyla anlaşıp kaliteyi de yükseltmek istiyor. 

Hürriyet’te dün “Süper Lig maçlarının yayınında yeni dönem!” başlığıyla yer alan manşetimizin yayımlanmasının ardından futbolseverlerden çok sayıda soru aldık. En çok merak edilen konu şu idi:

AYRI ABONELiK Mi?

“Maç yayınlarını 3 farklı firma alırsa futbolseverler ne yapacak? Her birine ayrı ayrı mı abone olmak zorunda kalınacak?” Bu ve bunun gibi 15 önemli soruyu TFF ve Kulüpler Birliği yetkililerine sorduk. İşte o sorular ve cevapları:

KULÜPLER BU SEZON 2.65 MiLYAR TL ALACAK

1- Kulüpler bu sezon yayın ücreti olarak ne kadar para alacak? Mevcut ihaleye göre bu sezon kulüpler toplam 2 milyar 650 milyon TL alacak. Bu rakamın 2 milyar 350 milyon TL’sini yayıncı kuruluş beIN Sports, geri kalan 300 milyon TL’sini Spor Toto ödeyecek.

2- Yeni yayın ihalesinde hedeflenen yıllık rakam ne? Yaklaşık 3 milyar 750 milyon TL gelir bekleniyor.

3- Mevcut yayın ihalesi ilk yapıldığında yıllık rakam ne kadardı? 500 milyon dolar. Şu anki kurla 7.5 milyar TL

Yazının Devamını Oku