Özcan Çıkmaz

Yapay Rahimle Bebek Doğurmak

22 Eylül 2017
Kullandığınız ağır ilaçlardan, sağlık sorunlarınızdan ya da ilerlemiş yaşınızdan dolayı doğum yapamıyor veya erken doğum riski mi taşıyorsunuz? Yapılan bir çalışma, anne adaylarının imdadına yetişiyor!

Erken doğum, bebek ölümlerinin en büyük nedeni ve ülkemizde de erken doğum oranı %12’ler civarında. Geliştirilmeye başlanan yeni bir yöntemle, bu bebekler yapay rahme alınarak evrelerini tamamladıktan sonra doğmaları sağlanabilecek.

 

 

İlk yapay rahim denemesi bu yıl Nisan ayında Philadephia Çocuk Hastanesi araştırmacıları tarafından başarıyla gerçekleştirilmişti.

 

Göbek bağı kesildiğinde oksijen akışı durmaktadır. Önceki deneylerde bunu önlemek için, elektrik motorlu pompalarla kana oksijen eklenerek dolaşım devam ettiriliyordu. Ancak bu pompalar da, çoğunlukla kalp problemlerine neden oluyordu.

 

Bunun yerine Philadephia Çocuk Hastanesindeki doktorlar, fetüsün kanı kendi kalbiyle dış kaynaktan oksijeni alarak pompalayacağı bir sistem geliştirdiler.

Yazının Devamını Oku

Yapay Zeka ile Silahlanmış Hackerlar Geri Sayımda

15 Eylül 2017
Siber saldırganlar ellerine geçtiğinde, konvansiyonel silahların verdiği zarardan daha yıkıcı ve çok daha güçlü bir aracı keşfettiler: Yapay Zeka!

İki veri bilimci, John Seymour ve Philip Tully, 2016 yılında geliştirdikleri ve SNAP_R adını verdikleri yapay zekayla (YZ), Twitter üzerinden bir deney yaptılar. Acaba insan hacker mi yoksa SNAP_R mı daha çok kişiyi hackleyecekti? 800 kişilik takipçinin 275’ini yapay zeka attığı twitlerle hacklerken, insan hacker ise sadece 49 kişide kaldı.

 

Bu bir deney olmasına rağmen, bize gelecek hakkında önemli ipuçları vermişti. Bu yıl temmuz ayında Las Vegas’ta yapılan Black Hat 2017 konferansında hackerlara, YZ destekli bir siber saldırı bekleyip beklemedikleri soruldu. Hackerların %62’si, önümüzdeki bir yıl içinde YZ kullanılarak tarihteki ilk siber saldırıyı beklediklerini belirtti.

 

Yapay zeka ne tür saldırıların önünü açıyor?

 

Bu da şu anlama geliyor, artık daha sofistike saldırılara maruz kalacağız; web sitelerine girememek, şifrelerimizin ve kart bilgilerimizin çalınması daha sık gerçekleşecek. Ancak saldırılar artık bu kadar da masum kalmayacak!

 

Yazının Devamını Oku

Artırılmış Gerçeklikle Köprüyü Geçen Kimse Ödemesin

8 Eylül 2017
Bu yeni teknolojiyle, gerçek fiziksel dünyamızdan kurgulanmış sanal bir dünyaya sıçrıyoruz. Sosyal yaşamımız bir daha asla eskisi gibi olmayacak.

Artırılmış gerçeklikle (AG) sanal gerçeklik (SG) birbirine yakın terimler olduğundan çok karıştırılır. Sanal gerçekliği, yaşadığımız gerçek dünyayla karşılaştırdığımızda farkını anlamakta zorlanacağız derece de benzeyen ancak tamamen bilgisayarda kodlanan bir ortam vardır. Kafaya takılan bir kaskla, bu sanal dünyanın içinde yolculuğa çıkarız.

 

Artırılmış gerçeklikte ise, yaşadığımız gerçek dünyanın üzerine bilgisayarda kodlanmış sanal bir katman eklenerek ikisini bir arada yaşarız. Yani gördüğümüz nesnelerden sadece biri ya da bir kaçı sanal, gerisi ise gerçektir. Günlük kullanım gözlüklerimize benzer gözlükler ya da kamerası açık cep telefonu ekranlarından bu deneyimi yaşayabiliriz.

 

İlk ayak sesleri

 

AG, ilk büyük çıkışını geçtiğimiz yıl temmuz ayında Pokemon Go oyunu ile yaptı. İnsanlar, cep telefonu kamerasından, etrafı izleyerek pokemon avına çıkmış ve çevrede gözünü telefon ekranından bir an olsun ayırmayan yeni bir zombi oyuncu türü belirmişti.

 

Yazının Devamını Oku

Hep Genç Kalmanın Bilimsel Sırrı Çözüldü

25 Ağustos 2017
Bilim adamları, uzun yaşamın kapısını araladılar. Ortalama 120 yıla uzayan ömrümüzü, yirmili yaşlarımızdaki dinçliğimizle yaşamaya hazır mıyız?

Bitmeyen arayış

 

Tarih boyunca insanlar genç kalmak için bir çok yöntem denemiş. Hatta Eflak prensi Kazıklı Voyvoda ya da Macar adıyla Drakula’nın zalimliği ve acımasızlığı dışında, genç kalmak için yaptıkları, vampir filmlerine de esin kaynağı olmuştur.

 

Dini mitolojilerde ise sonsuz gençlik ve yaşam kaynağı olarak ab-ı hayat suyu ve ilgili hikayelerden bahsedilir.

 

Vampir hikayelerinden uzun yaşama

 

Yazının Devamını Oku

Yapay Et, Sel Felaketlerine Karşı Çözüm Mü?

18 Ağustos 2017
Yapay et, hem dünyadaki açlığa çözüm olup hem de iklim değişikliklerinden kaynaklanan felaketleri gerçekten önleyebilir mi? Kulağa çok uçuk gelse de araştırmacıların, buna inanmasının birçok bilimsel nedenleri var.

Yapay etle soya eti arasındaki fark ne?

 

Sentetik ya da yapay eti, soya ya da bitkisel bazlı etlerden ayıran, gerçek hayvan hücresinden yapılmış olmasından dolayı kasaplardan aldığımız etle neredeyse birebir aynı olması oluşturuyor. Piyasada bitkisel karışımlarından yapılan et benzeri ürünler de satılmakta ancak bunlar gerçek et severleri tatmin etmemektedir.

Başka derdimiz mi kalmadı ki, yapay et geliştiriyoruz?

 

Her yıl 65 milyar çiftlik hayvanı bizleri beslemek için kesiliyor.

 

Yazının Devamını Oku

Dünyanın ilk GDO’lu Bebeğine Geri Sayım

4 Ağustos 2017
2 Ağustosta Nature dergisinde yayınlanan makale, CRISPR gen düzeltimi teknolojisiyle kalıtsal olarak kalp rahatsızlığı taşıyan embriyolarda, %72 oranında gendeki kodun düzeltilerek hastalıktan arındırıldığı açıklandı.

Dünyada 10000’den fazla genetik koddaki tek harflik bozukluktan kaynaklanan ve kalıtsal olarak aktarılan hastalık bulunmaktadır. Maalesef genetik kodlar düzeltilemediği için, hastalık genlerinden birini taşıyan anne veya babadan bu geni alan çocukta %50 olasılıkla bu hastalıklardan birine yakalanabilmektedir.

CRISPR teknolojisi nedir?

CRISPR, gen düzeltimi ile ilgili bir tekniktir. Cas-9 denilen ve bir gende 20 harfe kadar kod düzeltebilen bir protein kullanılarak gerçekleştirilmektedir.

Hücrede gen tamiri yapan CAS-9 proteinini, bilim dünyasına bugünkü kullanımını 2012 yılında ilk tanıtan araştırmacılar Jennifer Doudna ve Emmanuelle Charpentier’dir. Doudna, bu buluşuyla aynı zamanda TIME dergisi tarafından, 2015 yılında dünyanın en etkili 100 insanından biri olarak seçildi.

Yeni araştırma neyi kanıtladı?

Hipertrofik Kardiyomiyopati toplumda her 500 kişide bir görülen kalıtsal bir kalp rahatsızlığı ve kalbin ani durmasına neden olarak ölümle sonuçlanmaktadır. Bu hastalığa sebep olansa, gen dizilimimizde tek bir harftir; yani bu hatalı harf, doğru kodla değişse hasta ömür boyu “ha öldüm ha öleceğim” paniği içinde yaşamaktan kurtulduğu gibi kendisinden sonraki nesilleri de taşıyıcı olmaktan kurtarıyor.

 

Yazının Devamını Oku

Beynimize Neuralink’le Uygulama İndirmek

28 Temmuz 2017
Dünyada kullanılan bütün dilleri anlayıp konuşmak; öğrenmeye bir türlü fırsat bulamadığınız her şeyi, aplikasyon indirme hızında öğrenip uygulamak isteyenlerdenseniz, Neuralink tam da aradığınız teknoloji!

Neuralink nasıl çalışıyor?

 

Sinir dantelleri ağından oluşan Neuralink’in ürünü Neural Lace, bir çok sensörün (sinir protezleri), beyinden aldıkları sinyalleri bilgisayarlara taşıyarak, beyinle bilgisayarları birleştirmesi mantığı üzerinde çalışıyor.

 

Annelerimizin evde, her eşyanın üstüne olmazsa olmaz süsü olarak koydukları dantellerdeki her bir düğüm noktasını, birer nano sensör olduğunu düşünün!

 

Bu gözle görülemeyecek kadar küçük nano sinir dantelleri, şırıngayla aorttan enjekte edildiğinde, beynin bütün kıvrımlarını ve derinliklerini kaplayarak yerleşmektedir. Bu sayede ultra yüksek bir bant genişliğinde beyinden alınan ya da beyne iletilmesi gereken verilerin akışı başlayabiliyor.

 

Yazının Devamını Oku

Yapay zekalar insanların anlamayacağı kendi dillerini yarattı

21 Temmuz 2017
Facebook yapay zeka araştırmacıları (FAIR), geliştirdikleri chatbotların kendi aralarında daha önce hiç duyulmamış, çok farklı bir dil kullanarak anlaştıklarını fark edince, sistemi durdurdular.

Facebook, günlük hayatımızdaki kısıtlı fırsatlara olan ihtiyacımızın karşılanabilmesi için yapay zeka destekli pazarlık yapabilen chatbotlar geliştirmektedir.

Pazarlık bir dil ve mantık problemidir. Karşınızdakini rakip kabul ederek, hedefinize ulaşmak için ikna edici kelimeler ve mantıklama ile müzakere edersiniz.

Bu çerçevede pazarlık sadece alışverişi değil, günlük hayatımızda çiftlerin evde aynı saatte farklı program izlemek istemelerinden çocuğunuza brokoli yemeye ikna etmeye kadar çok geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır.

Bu botların, insanlar gibi pazarlık yapmayı, kodlarında olmamasına rağmen makine öğrenmesinin bir dalı olan Reinforcement Learning algoritmasıyla öğrendikleri belirtiliyor (daha fazla bilgi için bu konudaki yazımı okuyabilirsiniz).

Facebook, pazarlık davranışımızı chatbotlarda nasıl taklit ediyor?

İnsanlar, bazen pazarlıklarında satıcının dikkatini dağıtmak için başta asıl ürünle ilgilenmez, başka bir ürün üzerinde ise kabul edilemez bir pazarlık başlatarak sahte bir alma istekliliği gösterirler. Bu da satıcıda, alıcının lehine bir güven oluşturur. Alıcı, almak istediği gerçek ürüne yönelip yeni teklifi sunduğunda ise satıcı çoktan kabul etmiş olur.

Facebook’un verdiği örnekte, botlardan birinin asıl amacı şapka almak ancak vitrinde 2 kitap, 3 basketbol topu ve sadece bir şapka vardır. İki chatbot’a, bunları aralarında paylaşmaları istenir ancak ilk bota şapkayı mutlaka alması gerektiği anlatılır.

İlk bot, diğerinin dikkatini dağıtmak için toplarla şapkayı almak istediğini söyler ve yukarıda anlattığım taktiği uygular. Pazarlık sonucunda ise karşı tarafa 2 kitap ve bir basketbol topu vererek şapkadan daha fazlasını almayı başarır.

Yazının Devamını Oku