Hüseyin Gürkan Solmaz

LGS'ye girecek olan öğrencilerimiz için kritik tavsiyeler

12 Haziran 2020
Hayatta zamanımızı nasıl doğru kullanacağımızı bilemezsek amaçsızca oradan oraya koşturur, birçok aktiviteye gereksiz zaman harcamış oluruz. LGS maratonunun sonuna yaklaşmış olan gençlerimiz için gereksiz yere zaman harcamamak ve sınav için son günlerini doğru planlamak çok önemlidir.

Pandemi ve karantina süreçlerinin ardından çocuklarımız artık bir yıldır hazırlandıkları ve gelecekleri için önemli bir basamak olarak görülen ergenliklerinin başındaki bütün hormonal dengesizliklere inat mücadelelerinin sonuna çok yaklaştılar.

Hayallerine kavuşmaları için çocuklarımıza bir tavsiyem var:

"Sevgili çocuklar, bunca aydır, zorlu süreçlerden geçerek emeklerinizin karşılığını almaya çok yaklaştınız. Unutmayın ki aileniz ne olursa olsun her zaman yanınızda, sizler her şeye rağmen umudunuzu yitirmediniz ve  her birinizin güçlü bireyler olarak hayatlarına devam edeceğine eminiz."

Sizler için yaklaşan sınav anına kadar yapmanız gerekenlere gelecek olursak;

-Her uyandığınızda hayallerinizi gözünüzün önüne getirin.

-Konu eksikliklerine odaklanmak yerine azalan konularla birlikte bolca çözülmesi için yayınlanan soruların sizlere kattıklarını hatırlayın.

-Sınav anına kadar bunları alışkanlık haline getirmek ve sınav sürecine daha rahat bir zihinsel yapı ile girmek için önemli olan nokta bu yolda yaptığınız çabaların sürekliliği olduğunu unutmayın.

Yazının Devamını Oku

Yeni normal ve sonrasında çocuklar için iş ve kariyer becerileri

2 Haziran 2020
Gelecekte çocuklarınızın iş hayatlarında nerelerde olabileceğini ve onları nasıl süreçlerin beklediğini hiç düşündünüz mü?

Birçok ebeveyn, şu an bildiği meslekler ile çocuklarının kariyerlerini hayal edebiliyor. Fakat geleceğin mesleklerini henüz bilemesek de Dünya Ekonomik Formu gibi küresel sermayeye yön veren oluşumlardan, bu konuyla ilgili bazı öngörülere sahip olmamız mümkün. Ancak bildiğimiz ve emin olduğumuz en önemli kanı, hızla değişen dünya ve bolca belirsizlik içeren sürekli inovasyonun doğasına çocuklarımızı hazırlamamız.

Yakın gelecekte çalışma ve yaşama şekillerimiz yeni bir form alacak, birçok iş gelecekte var olmayacak. Dünya Ekonomik Formu’na göre ihtiyaç duyulan en iyi becerilerin başında; karmaşık problem çözme, kritik düşünce ve yaratıcılık yer alıyorken, çocuklarımızı gelecekte CEO, CFO ya da CTO gibi konumlarda görmek istediğimizde karşımıza V.U.C.A temelli yeni nesil yaklaşımlar çıkmakta.

Geçmişte işler sabit ve durağanken şimdi ilerlemenin ve başarmanın yolu, sürekli öğrenmeden, kendini yenilemekten geçiyor. Teknolojinin 2030 ve sonrasında dünyayı her yönden kapsayacak olması, ebeveynler olarak dijital farkındalık kazanmamızın önemini açıkça gösteriyor.

Çocuklarımızı geleceğe hazırlarken gözden kaçırmamamız gereken en önemli nokta kendi uyanışlarını gerçekleştirmeleri için ilham almayı bilen bireyler olmalarıdır.

Geçmişte katıldığım bir eğitimde, o zamanın genel müdür yardımcısı “büyük şirketlerin eleman seçiminde en önemli unsurlardan birisi, iş birliği içinde bulunabilen ve takım çalışmasına yatkın çocuklarımızın daha fazla avantaj sağlayacağını” belirtmesi olmuştu.

İlgili alanlarına baktığımızda 1990’lardan itibaren yurt dışında bu beceri alanlarına hayli önem verildiği görülmektedir. Bu yüzden, çocuklarımızı geleceğe hazırlarken sadece akademik başarılarını değil; çatışma çözme, ara buluculuk, çalışma arkadaşlarını destekleme, etkin bir ekip lideri ya da gizil liderlik becerilerine sahip ve etkin farkındalık gibi özelliklere de sahip olması gerektiği aşikardır.

Çocuklarımızın yeni nesil bireyler olması yönünde, iş ve kariyer basamaklarını sağlam adımlarla çıkmaları için ve okul ikliminden itibaren desteklenmesi gereken becerileri sizler için derledim:

- Problem çözme becerisi

Yazının Devamını Oku

Tech-savvy ebeveyn olmak

19 Mayıs 2020
Dijital dünyada çocuklarınızı bekleyen tehlikelerin neler olduğunu biliyor musunuz? Çocuklarınız için, amaca yönelik teknoloji kullanımının önemini hakkında bir yazı okudunuz mu? Cevaplarınız hayır ise, bu yazı çocuklarınız ile aranızda duygusal dijital uçurumları kapatmak için bir fırsat demektir.

Öncelikle tech-savvy, teknoloji meraklısı, teknoloji yanlısı bireyler için kullanılan bir kalıp olarak dilimize yavaş yavaş yerleşmektedir. Yeni çağda, bizlerden farklı olarak çocuklarımız oyuncak bebeklerinden, arabalarından daha fazla telefon, tablet ve bilgisayar ile vakit geçiyor, ergen çocuklarımız iletişimde sözcüklerden çok emojiler ve gifler kullanıyor, duygularımızı ifade etmek için başvurduğumuz şiir, mektup gibi edebi sanatlardan ise her geçen saniye daha da uzaklaşıyorlar.

Bir araya geldiklerinde son teknolojilerin insanlığa katkılarından çok, youtuber kışkırtmaları, youtuber diss’leri, dijital oyunlara daha ileri seviyeye uluşmak için yatırdıkları paralar hakkında konuşabiliyor ve bu konuda tartışabiliyorlar.

Yıllardır ebeveyn olmanın, çocukların sosyal, duygusal ve akademik yaşamları hakkında sorumluluk almak ve elimizden gelenin en iyisini yapmak olduğu anlatıldı. Ancak giderek derinliklerine daldığımız teknoloji dünyası, tech-savvy, teknoloji meraklısı ebeveynlik kavramını yaratırken bizler, yani bu coğrafyanın insanları, bu işin ne öncüsü olabildik ne de peşinden koşabildik.

Tech-savvy ve teknolojiyi amaca yönelik kullanan ebeveynler, değeri on bin liranın üzerinde olan kişisel bilgisayar ya da telefon aldıklarında, çocuklarını sosyal medyayı kullanmaktan çok, amaca yönelik kullanmaları için teşvik eden, onların dijital dünya ile entegrasyonun destekleyen, yeni ve değişen sürece uyum sağlaması için çabalayan kişilerdir.

Ne yazık ki, madalyonun diğer yüzünde, öğrenilmiş çaresizliklerinin farkında olmayan teknofobik ve teknolojiye ilgi duymayan ebeveynler mevcut. Bu tarz ebeveynler ile gençler arasında dijital uçurumlar giderek yükselirken, teknolojik empati dil becerisini kullanamamak, gençlerin evden, okuldan ve toplumdan uzaklaşmasına, kendi değerlerini uygun olmayan yollar ile yaratmaya itmektedir.

Bu uçurumu kapatmak, tech-savvy becerilerini geliştirmek isteyen ebeveynler için bu yazı tam bir kılavuz niteliği taşımaktadır.

Öncelikle, hayatınıza öğrenmeyi, öğrenme kavramını yeniden katmalısınız diyerek maddelerimize geçelim.

1- Teknolojinin ayrıntılarını veya son çıkan cihazları bilmenizden bahsetmiyorum. İnternet kullanımını, sosyal medyanın tehlikelerini, çocuk koruma program ve yazılımlarını araştırın ve öğrenin. Ardından, yetişkin bir birey olarak karşınıza alıp, nasıl bir tehlike ile karşı karşıya olduklarını anlatın. Ne kadar çok insan tanırsak tecrübelerimiz de artar ancak sosyal medyada insan ilişkisi, bir tuşla ekleyip, bir tuşla engellemek kadar kolay. Çünkü işleyen mekanizma haz temellidir.

Yazının Devamını Oku

LGS’ye az kaldı… Sınava girecek öğrencilerin motivasyonunu güçlendiren öneriler

13 Mayıs 2020
LGS’ye sadece bir ay kaldı. Çocuklar, belirsizlikler ve korkularla arkadaşlarından, alıştıkları düzenden bir anda koparıldılar. Kimi çocuklarımız bu durumda karşısında stres ve panik yaratırken, kimi çocuklarımız ise kendi disiplinlerini yaratarak sınava hazırlık sürecindeki motivasyonlarını sürdürdü.

Ne yazık ki, süreçten olumsuz etkilenen birçok öğrenci için motivasyon düşüşleri ile birlikte hedeflerinden uzaklaşma ve öğrenilmiş çaresizlik belirtileri baş göstermeye başladı.

Kendimizi izole yaşama alıştırırken ruhumuz da buna eşlik etti fakat gerekli enerjiyi dört duvar arasında olduğumuz müddetçe atamadık, herhangi bir sebep olmadan kendimizi yorgun ve bitkin hissettik. Biz yetişkinler olarak bu süreci kolay atlamak adına hem zihinsel hem de fiziksel mücadele içindeyken çocuklarımızın sınav sürecinde motivasyonlarında dalgalanmaların olması gayet doğal karşılanmalıdır.

Bu yazımızda, başta motivasyon kaybı yaşayan çocuklarımızın aileleri olmak üzere tüm LGS ailelerine yönelik son bir ayda uygulayabilecekleri en doğru ve işlevsel tutumları ele aldık. Biliyorsunuz ki, ebeveyn desteği, çocukların akademik performanslarında önemli bir rol oynar.

İzole yaşam süreci ile beraber, birçok ailede uyku ve yemek düzeni değişti. Bu sebeple acil olarak uyku ve beslenme alışkanlıklarında gerekli olan disiplini hayatınıza katmalısınız. Eğer çocuğunuzu uyandırdığınızda, sizler uyumak için tekrar yatağınıza dönerseniz, kendini yalnız ve kötü hissedecektir. Bu sebeple de verimsiz bir gün yaşayabilir. Onunla birlikte sizler de düzenlerinizi değiştirmelisiniz.

Bunun için yapmanız gerekenler;

Sınav motivasyonu için ipuçları

Peki, bunları yapabilmek için çocuğumun motivasyonu nasıl sağlayabilirim, hedeflerini belirlemesine nasıl yardımcı olabilirim?

Birçok ebeveyn gibi bu soruları soruyor olabilirsiniz, size vereceğim uygulanabilir ipuçlarıyla çocuğunuzun motivasyonunu tekrar kazanabilirsiniz. Unutmayın, motive olmuş öğrenciler, motive olmayan öğrencilere göre daha yüksek performans sergiler. 

Yazının Devamını Oku

Karantina sürecinde özdenetimi artırıcı etkinlikler

5 Mayıs 2020
Karantina süreci ile birlikte bütün aile bireylerinin evde olması ve evdeki yardımcı ablaların da olmayışı evde iş bölümünün önemini, küçük çocuk için bakım, yemek, temizlik, akademik olarak tekrarlar, disiplin oluşturma gibi kavramlarla göstermektedir. Şu an çalışamadığımız için evdeyiz ve ailedeki sorumlulukların tekrar düzenlenmesi elzem olan bir süreçteyiz.

Özellikle ortaokul çağındaki çocukları ev işlerine dahil etmek, onlara sorumluluk bilincini öğretmek gelecekleri adına harika bir fırsat. Eğer ilkokul ve okul öncesi çocuklara sahipseniz ilk önce öz denetim becerilerini geliştirmek adına eğlenceli ve bolca onların dilinden bir plan oluşturmalısınız.

Her çocuğun kendi içinde kendi aile dinamikleri kendine özgü olmasından dolayı, standardize edilmiş örneklerden çok sizlerin hayal gücü sınırlarını zorlayan ve çocuklarınıza özel teknikleri keşfetmelisiniz. Ayrıca araştırmalar da gösteriyor ki öz denetim becerisine sahip çocukların geleceğin başarılı bireyleri olarak yol alıyorlar.

Okul öncesinde aldığı öz denetim becerileri çocuğun öncül becerileridir. Okul performansı ve gelecekteki iş hayatlarında da performans ve doyum ile de pozitif yönde ilgilidir. Bu yaş grubunda irade kontrolü sağlamak, zorluklar ile mücadele edebilmek ileride derslerinde anlayamadığı konular karşındaki tutumunun da aynası olacaktır. Dürtüsel davranan çocukların aksine sabırlı olanlar, kendini bilenler ve mevcut duruma uyum sağlayıp yeni baş etme stratejileri gerçekleştirenler başarıya daha kolay içselleştirenler olacaktır.

Öz denetim becerileri öğretilebilir ve geliştirilebilir olmakla birlikte ergenliğin sonunda kendini tamamlar. Birçok günlük, tekrarlanan ancak eğlenceli ve yaratıcı faaliyetler, bilinçsiz bir biçimde öz denetim gelişimine katkı sağlamaktadır.

Özellikle okul öncesi ve ilkokul çağındaki çocuklar için görev rutinleri, hedef (ödül), pekiştireç ve puan tablosunu hazırlayın, bunu günlük program veya haftalık tamamlamalar olarak da yapabilirsiniz. Buradaki ödül sistemi sizi tedirgin etmesin, belli bir maaş altında çalışmayacağınız veya şirketteki emeğinizi göz önüme alarak ay veya yılsonunda beklediğiniz ödemeler de aslında hedef yani ödülleri içermektedir. Ne yazık ki yeni dünyanın gerçeklerinde bu süreci daha iyi yapılandırıp ödüle bağımlı çocuklardan ziyade bunun yapıcı taraflarının farkında olmalarını sağlamak bizim elimizde. Süreçler diyaloğa dayalı ve gerçekten iyi planlanmış ise çocuklar ulaşmak istedikleri hedef için ev işi yapmayı oyuna tercih etmektedir.

Ben dilini içeren, açık iletişime davet eden, amaca yönelik ve iyi planlanmış küçük bir ödül onların güdülenmesi açısından yararlı olacaktır. Düşünün ki, en başta o işi yapması için çocuğunuza cazip gelen hiçbir mantıklı sebep yokken, bunu keyifli hale getirdiğiniz takdirde olumlu koşullanmalarının ötesine geçerek bu süreci farkındalık temelli gerçekleşmesini sağlayabilirsiniz. İşin isteksizlik ve tartışma kısmını aşıp rutin ve kolaya dönüştükten sonra ödül vermenize gerek kalmayacaktır. Ne için yaptığını anlayıp size yardımcı olmanın mutluluğu onlara yetecektir. Artık onu gerçekten önemseyen ve onun dilinden konuşmak için çabalayan, geçmişin dinamiklerinden kurtulmuş yapıcı bir ebeveynleri var karşılarında.

“Aile içerisindeki görev dağılımı olması gerektiğinin farkına varmak gerekir.”

Yeni nesil çocukların büyük çoğunluğu, mutfakta yemek yapılırken bir şeylere katkı sağlamak, ev temizliğine yardım etmek, bir şeyi dikebilmek, ufak tamir işlerini yapabilmek gibi önemli ve faydalı becerilerden yoksunlar. Anneler ve babalar olarak artık onlara güvenme ve bu işleri öğretme zamanı.

Yazının Devamını Oku