Galatasaray kazandı, insanlık kaybetti

Futbolun fanatiği değilimdir, pek maça gitmem, hararetli futbol tartışmalarında pasif kalırım. Kim kimi almış, yeni transferimizin bonservisi kaç paraymış, bizim takıma gelmeden önce hangi takımlarda nasıl oynamış bilmem. Anca Galatasaray’ın maçlarını evden izlerim ve izlerken de pek heyecanlanırım. Takımım kazansın isterim, kalbim pır pır atar, yenilince pek üzülürüm, yenince çok sevinirim. Fanatik değilim yani ama kendimce bir taraftarım ben de!

Haberin Devamı

Ne zamandır çocukları ve eşimi alıp bir maça gitmek istiyordum. Bizim ufaklık sekiz yaşında ve futbola çok meraklı. Sabahtan akşama kadar Youtube’da futbol videosu izliyor, bazı Avrupa takımlarının kadrolarını sayıyor, kimi futbolcularla kendini özdeşleştiriyor. Bir Ronaldocu oluyor, bir Messici. ‘Baba ben uzun uzun düşündüm taşındım, artık Messi olmaktan vazgeçtim’ diye bir fikri oluşuyor mesela. Kafa yoruyor yani bu işe...

Galatasaray futbol okullarından birinde top da oynadığı için, çocukları alıp bir maça götürmek istedim. Hayatımızda ilk kez bir maça gitmek istedik yani ailecek.

Sevgili arkadaşımız Hakan Ünsal’dan rica ettik ve bize Galatasaray – Akhisar maçında şöyle güzelinden bir yer ayarladı sağ olsun. Pek de özeniyoruz, heyecanlıyız, sonuçta ilk kez bir maça gidecekler hayatlarında. Bu kadar büyük bir yapının içinde ilk kez olacaklar, stadyumun büyüsünden etkilenecekler, on binlerce insanı ilk kez bir arada görecekler, bu büyük kalabalığın bir ağızdan tezahürat yaptığına şahit olacaklar...

Haberin Devamı

Ben onlardan, onlar adına daha çok heyecanlandım.

*

Futbol Federasyonu stadyumda küfür edilmesine pek müsamaha göstermiyor diye duyuyoruz, okuyoruz. Küfür yüzünden sahalar kapatılıyor, takımlara para cezaları geliyor. Eskisi gibi değil artık diye düşündüm açıkçası, kafam rahat, sahayı tam ortadan gören, çok da şahane bir yere oturuyoruz. Tam da böyle hayal etmiştim, sağ olsun Hakan Ünsal diye konuşuyoruz. 

Hava buz, rüzgar sert, kar yağıyor, kar taneleri rüzgarla birlikte havada anaforlar oluşturarak yüzümüze çarpıyor. Buna rağmen çok mutluyuz, iyi ki gelmişiz, çocuklarla ne güzel bir deneyim bu!

*

Önümüzdeki iki adam çat diye yakıyor sigarayı. Sonra hemen yanımdaki... Püfür püfür tüttürüyorlar. Birini söndürüp diğerini yakıyorlar. Açık havadayız diye düşünüyorlar elbet ama yasak değil mi bu iş? Sadece onlar değil ki, herkes içiyor, herkes yakıp yakıp söndürüyor. Duman altı bir durumdayız, maçta değil de sanki ocakbaşındayız, kebap pişiriyoruz. Dumandan rahatsız oluyor çocuklar da hangi birine söyleyeyim ki duman dağılsın?

*

Haberin Devamı

Amcanın biri var tam arkamızda, süper yaratıcı küfürlerle ufkumuzu genişletiyor. Bırakın burada yazmayı, en küçük bir ipucu bile veremem, çok ayıp olur.

Evet, tüm tribün küfür etmiyor, o yüzden ceza yok ortada ama tek bir kişi saydırdıkça saydırıyor. Önümde kadın var, çocuklar var demiyor. Maça rahatlamaya gelmiş, ağzına geleni söylüyor. Yaşlı başlı adam, bir defa arkama dönüp ‘abi yavaş azıcık bak çocuklar var’ diyorum kibarca, en ufak bir gerileme olmadığı gibi, abinin canı sıkılıyor uyarıda bulunduğum için, daha da gazlıyor küfürleri. Bir de ters ters bakıyor üstüne üstlük.

*

Çocuklar hayatlarında duymadıkları küfürleri duyuyor ve acayip eğleniyorlar. Kıkır kıkır gülüyorlar ama ben eğlenmiyorum maalesef.

Haberin Devamı

Bireysel küfürleri tespit edemiyor sistem belki ama bin tane kamera var ortada, yüz tanıma sistemleri son derece gelişmiş durumda, herkes maça Passolig kartı kullanarak giriyor. Atsana bu adamı ve bunun gibileri tribünden mesela? Doksan dakikanın sekseninde, aralıksız küfür eden, çevresindeki insanlarla empati kuramayan, kendi deyimiyle ‘maça küfür ederek rahatlamaya gelen’ tekil taraftarları da tespit edip ceza verse ya sistem?

Telefonuna bir mesaj gelsin mesela Passolig’den, ‘Bilmem kaç maç cezalısınız. Maçlara girişiniz yasaklanmıştır’ falan gibilerinden. Ben kombinemi arkadaşa vermiştim, o maçta ben yoktum mu diyor? Vermeseydin arkadaş, sen maça gelen arkadaşından sorumlusun dese mesela?

*

Haberin Devamı

Kırk yılda bir maça gitmişsin, bunları mı yazıyorsun demeyin. Bundan sonra gitme ihtimalim vardı ailemle. Yazıyorum, çünkü hiç kadın ve çocuklara uygun bir yer olmadığını gördüm de ondan. Ne kadar yazık.

Bazı insanların empati yoksunu olması ne acı. Küçücük bir çocuğun yanında sigara yakıp içmesi, üstüne üstüne üflemesi, her iki dakikada bir ayağa kalkıp hayatta duyabileceğin en ağır küfürleri etmesi, yanında bir çocuk olduğunu bile bile kendine en ufak bir çeki düzen vermemesi, ‘gelmeseydi kardeşim’ şeklindeki bir düşünce yapısı ne üzücü.

*

90+4’te atılan gole çok sevinerek çıktık stattan. Galatasaray maçı kazandı ama ben statta bir kez daha memleketimizin insanına olan inancımı kaybettim.

Bu cehaletle, bu iş çok zor...

*

Haberin Devamı

Not: Bana Twitter, Facebook ve Instagram’dan ulaşabilirsiniz: @anlatanadam

 

Yazarın Tüm Yazıları