Tasarrufçu bir Maliye Bakanımız var. Ne mutlu bize.

22 Temmuz 2014

Haberin Devamı

Bu Taraf Gazetesi benim epeydir sinirlerimi bozuyor. O güzel “sevgi insanına” dikine mikine muhalefet ettiğinden değil. Ben demokrat bir insan olduğumdan, büyüklerimiz aleyhine konuşmamak kaydıyla her şeyin söylenmesinden yanayım.

“Sevgi insanındaki” o güzellikleri göremiyorsan, o senin büyükbaş olmandan kaynaklanan sorundur.

Benim sinirlenmem, kör parmağım kör gözüne, şeklindeki muhafetindendir. Bakın sinirlendim, istemeden “kör” sözcüğünü kullandım.

Lafı düzeltip yeniden kullanırsak “Görme engelli parmağım görme engelli gözüne” demek istediğim anlaşılır.

Bu Taraf Gazetesi, kene zararlısı gibi. Bir konuya yapıştı mı kafasını bir gömüyor, oradan bir daha çıkmıyor.
Bir aydır kafayı sevgili Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’e takmış. Hergün bir iftira, bir yakışıksız benzetme. Ayıptır, yazıktır, günahtır. Duayen köşe yazarı olarak bu zihniyeti hiç doğru bulmuyorum.

Haberin Devamı

Bugün de Mehmet Şimşek beyin Ankara’daki bir AVM’den aldığı dükkânı mevzu yapmışlar. Yok efendim Maliye Bakanımız’ın çocukluğu fukaralıkla geçmiş. Yok karnını doyurmak için bahçeden yere düşen kestaneleri toplar yermiş.

“Nereden geliyor bu değirmenin suyu?” demeye getiren zihniyette bir neşriyat.

Beyler siz “İşten artmaz, dişten artar” diye bir laf duymadınız mı? Adam belli ki yememiş içmemiş, para biriktirip kendine bir dükkân almış. İşte yüzü de söylediğimin ispatı.

Maliye Bakanımız’ın yüzüne bakan “Bu açlıktan ölmek üzere, acaba söylesek mi?” diye düşünür.

Sanki müreffeh, kalkınma hızıyla dünyanın tozunu atan, Avrupa Birliğini kıskançlıktan bunalıma sokan bir ülkenin Maliye Bakanı değil de açlıktan bebelerin öldüğü Afrika ülkesi Çat’ın hükümet görevlisi.

Boğazından bırakın haram lokma geçmesini, helâl lokma bile geçmiyor. Bir deri bir kemik. Hindistan’ın Gandi’si bile bunun yanında obez kalırdı. Bir ansan bu kadar iştahsız olursa, parası birikir durur. O zaman da gider kendine ister AVM’den dükkân ister Dubai’den yazlık alır.

Haberin Devamı

***

Bu Taraf Gazetesi’ni yöneten Neş’e Düzel’i genç kızlığından tanırım. Aslında içinde hiç kötülük yoktur. Eskiden iyi bir kızdı. Babası Doktor Dündar Bey bunu hangi fakülteye yazdırayım diye düşünürken bana danışmıştı.

Ben de “Kız çocuğunu okutmak iyi bir şey değildir. Okumuş kızlar erkeklerin ayarını bozar. Bunu biçki dikiş kursuna yolla, o sırada da başını bağla” diye akıl vermiştim.

Çünkü bu Neş’e Düzel daha ergen kızken süsüne çok düşkündü. Fırsatını buldu mu yüzünü makyaj malzemeleri ile sıvardı. Okursa ne yola gireceği belliydi. Babası kızına kıyamadı, okuttu.

Buyurun işte. Türkiye tam Amerika’ya yetişmek üzereyken başına bir Taraf belâsı çıktıysa, okutulmasında ısrar edilen Neş’e Düzel sayesindedir.

Haberin Devamı

Neş’e Düzel. Neş’e Düzel. Sen önce kendin düzel. Ayrıca gazetenin başlığı da yamuk duruyor.

Yazarın Tüm Yazıları