Poligon

Reşit ÇAĞLAYANGİL
Haberin Devamı

Yaşamın içinden: Torunu için yaşayacak

KOCASI öldükten sonra yaşamını kızına adamıştı. Ayşe hanım bir devlet dairesinde memurdu. Zor şartlar altında yaşam mücadelesi verdi kızını okuttu. Kimya mühendisi olan kızı gurur kaynağıydı. Kızı sevdiği üniversiteli arkadaşıyla mutlu bir evlilik de yapmıştı. Düğünde Ayşe Hanım, kızına bakarak mutluluk gözyaşları dökmüştü.

BİR de kız torunu dünyaya gelince Ayşe Hanım iyice acılı günleri unutmuştu. Emekli de olup torununa bakmaya başlamış O'nu üç yaşına getirmişti. Derken bir akşam üstü kara haber geldi. İş dönüşü kızının içinde bulunduğu otomobil kaza geçirmişti. Canından çok sevdiği kızı ağır yaralı kaldırıldığı hastanede kurtarılamamıştı.

AYŞE Hanım'ın dünyası karard., günlerce kendine gelemedi, sürekli gözyaşı döktü. Evlat acısına daha fazla dayanamayıp, dördüncü kattaki dairesinden atladı. Çimlerin üzerine düşmüştü. Yaralı halde kaldırıldığı hastanede, tedaviyi reddetti. Yakınlarının aklına bir çare geldi. Ayşe Hanım'ın kızının tek yadigarı torununu hastaneye getirdiler. Kelimeleri tam söyleyemeyen minik kızın ‘‘Anneanne’’ deyip boynuna sarılması Ayşe Hanım'ı yeniden yaşama bağladı. ‘‘Artık torunum için yaşayacağım’’ diyerek tedaviye başladı. Kısa sürede iyileşti ve torununa bakmaya başlayıp, hayata yeniden dört elle sarıldı.

OKUYUCU MEKTUBU

Bayan polis görev yapsın

İZMİR Valiliği, Emniyet Müdürlüğü ve diğer resmi binaların bulunduğu blokların girişinde bayanların çantalarının erkek polisler tarafından aranması vatandaşlarca hoş karşılanmıyor. Köşemize e-mail'le ulaşan bayan S.E. kimlik yenilemek için gittiği Valilik girişinde duyarlı kapıdan geçerken cihazın sinyal verdiğini belirterek, ‘‘Görevli erkek polis memuru omuz çantamı açmamı istedi. Bayan polis tarafından çantamın kontrol edilmesinin uygun olacağını belirttim. Bayan memurun izinli olduğu söylenip çantamı erkek polisler kontrol ettikten sonra girmeme izin verildi. Fakat daha sonra buradan geçtiğimde bayan polisin yine olmadığını gördüm. Burada bayanların çantalarını kontrol için bayan polisin durması daha uygun olur’’ dedi.

Uyuşturucu paneli

TÜRK Standartları Enstitüsü, Dokuz Eylül Üniversitesi ve İzmir Emniyet Müdürlüğü'nün katkılarıyla, Tüketiciyi Koruma ve Dayanışma Birliği Derneği'nce ‘‘Uyuşturucu ile Mücadele Paneli’’ düzenlendi.

ÖZELLİKLE gençleri uyuşturucu belasından korumanın yollarının aranacağı ve Prof. Dr. Ömer Baybars Tek'in yöneteceği panel Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Buca Konferans Salonu'nda 18 Ekim Çarşamba günü saat 14.00'de başlayacak.

PANELE Prof. Dr. Cahide Aydın, Doç. Dr. Hakan Coşkunol, Yrd.Doç. Dr. Yıldız Akvardar, Ecz. Süheyla Kıvcak, Narkotik Şube Müdürü Sümer Özkan konuşmacı olarak katılıyor.

TEBESSÜM

‘‘Çaktırma...’’

ŞEHİR genelinde kontrol yapılacaktı. Dedektif Haydar'a da ekibiyle birlikte pavyonları denetlemek düştü. Sivil polisler önce içeriye giriyor, kapıları tuttuktan sonra resmi polisler gelip kimlik kontrolü yapıyordu.

Dedektif Haydar yine bir pavyona girmiş ve tuvalete giden kapıyı tutmuştu. Işıklar yandı ve içeri giren resmi polisler kimlik kontrolü yapılacağını belirterek masalar arasında dolaşmaya başladı. Duvar kenarında oturan ve polisleri görünce arkadaşının gölgesine gizlenmeye çalışan bir müşteri Dedektif Haydar'ın dikkatini çekti.

BU kişi yerinden kalkıp yavaş yavaş tuvalet kapısına doğru ilerledi ve Dedektif Haydar'la burun buruna geldi. Bizim Dedektif'i garson sanan müşteri ‘‘Çaktırma, ben tuvalete gireceğim’’ diyerek eline kağıt para tutuşturdu. Bu kişinin kanun kaçağı olduğunu anlayan Dedektif Haydar, sesini çıkarmadı ve içeri girmesine izin verdi. Sonra da ekip arkadaşını çağırıp, hızla kapıyı açtı.

BU kişi bir tabancayı tuvaletin penceresine saklamaya çalışıyordu. Yakaladılar... Aynı masada oturduğu arkadaşının sandalyenin altına attığı bir miktar esrar da bulundu. Dedektif Haydar uyanıklığı sayesinde uyuşturucu satıcılarını yakalamış iki arkadaşıyla birlikte genel kontrol uygulamasında en başarılı ekip seçilip ödüllendirilmişti.

Yazarın Tüm Yazıları