Tatlı bir yazı: Çikolatayla nasıl tanıştık?

Kimsenin karşı koyamadığı çikolata, kokusu ve tadıyla her yaştan pek çok kişinin vazgeçilmezi. Kimimiz soğuk kış günlerinde sıcak çikolata yudumlamaktan, kimimiz de çeşit çeşit çikolata kalıplarını kıtır kıtır yemekten büyük zevk alıyor. Kısaca, çikolata hepimiz için bir mutluluk... Peki, hiçbir zaman yemekten bıkmayacağımız çikolatayla nasıl tanışıldı? Gelin birlikte keşfedelim...

Haberin Devamı

Çikolatanın geçmişinin M.Ö. 1200-1300'lü yıllara kadar dayandığı düşünülüyor. O tarihlerde, Eski bir Amerika uygarlığı olan Olmekler, kakao ağacını yetiştirmeye başladılar. Mayalar da Olmeklerin yetiştirmeye başladığı bu ağacın kıymetini bilip ondan faydalandılar. Böylece de çikolatanın tarihteki serüveni başladı. Ana vatanı Güney Amerika olan kakao, başta Meksika olmak üzere Güney Amerika'nın büyük bir bölümünde fermente edilmiş acı bir içecek olarak karşımıza çıkıyor.

Maya halkı, yılda iki defa ürün veren kakao ağacını bahçelerinde yetiştirir. Topladıkları çekirdekleri kavurduktan sona ezerek macun kıvamına getirip suyuna da mısır unu ile acı biber ekleyerek mayalanması için bir süre dinlendirirler. Böylece, baharatlı ve köpüklü bir içecek ortaya çıkar. Bu içeceğe de acı anlamına gelen "xococ" ve su anlamına gelen "atl"ın birleşimi olan "xococatl" adı verilir. Daha sonra "xococatl", İspanya topraklarında "chocolato"ya dönüşür.

Haberin Devamı

Kakao çekirdeğinden üretilen bu acı içecek, Amerika'ya ayak basan kaşiflere de sunulur. Tabii, kaşifler de bu değerli çekirdekleri yanlarında ülkelerine götürmeyi ihmal etmezler. Kakao, Avrupa kıtasına ilk kez Kristof Kolomb ile geldi. Fakat, İspanya kral ve kraliçesi, din adamları çikolatayı tanıtana kadar fasulye tanelerine benzeyen kahverengi çekirdeklerin ne işe yaradığını anlayamadı.Daha sonra İspanyol komutan Hernan Cortes, bu ürünün potansiyeli farkedip ülkesine getirdi. Bu yüzden Avrupalıların da çikolatayla ilk defa Hernan Cortes’le tanıştığı düşünülüyor.

Geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan çikolata bugün tükettiğimiz gibi tatlı bir yiyecek değildi ve içecek olarak tüketiliyordu. Üstelik, kakao taneleri o kadar değerliydi ki, Aztekler bilgelik tanrısı Quetzalcoatl’a adak olarak sunuyordu. Mayalar ise kakaodan o kadar etkilenmişler ki, kakao tanrısı olduğunu düşünerek mutluluğa ulaşmak için ona tapmışlar. Aztekler, kakao çekirdeklerinden elde ettikleri içeceği baharatlı ve biberli içmeyi tercih ederken, İspanyollar da şekerli olarak tüketmiş.

Haberin Devamı

Kakao çekirdeklerinden elde edilen bu içecek, İspanya'nın ardından Fransa'ya da gelir ve lezzetli bir içecek olarak popülaritesi artar. Kakao tanelerini öğüten bir makine icat edilince de çikolata hızla yayılır. Seri üretimle birlikte pahalı bir besin olmaktan çıkar ve herkesin ulaşabileceği bir lezzet haline gelir. 1847 yılında da çikolata katı bir yiyecek olarak üretilir. Bu da çikolata tarihi açısından oldukça önemli bir adım. 

Bugün ise tüm dünyada sütlü, bitter ve beyaz olarak, çeşitli tat ve aromalarda tüketiliyor. Ne zaman olursa olsun yemekten keyif alacağımız yiyeceklerin başında gelir, çikolata. Bu yüzden, eski Amerika uygarlıklarına ne kadar teşekkür etsek azdır.

Yazarın Tüm Yazıları