İşte yok satan giysi

Alışveriş sitelerinin sayısı böyle artınca, bol bol da reklamları yayınlanmaya, ünlüler de bu reklamlarda boy göstermeye başladı. Bunun örneklerinden biri Deniz Akkaya’nın da rol aldığı bir giyim firması. Açıklamaya göre, Akkaya ne giyerse, bu sitede yok yatıyormuş. İşte size Deniz Akkaya ve bu firma için giydiği ‘yok satan giysi’.

UEFA ayıp etti

Normal sezon bitti, anormal final başlıyor bugün. Takımlara başarılar. Büyüklerimiz “Play off başlamadan bu işi çözeriz” diye iddialı konuşmuştu. Çözemediler. Bence Sivas Davası gibi zaman aşımını bekliyorlar. Made in Turkey hareketler bunlar. Alışığız, bekleriz hatta isterseniz unuturuz. Hadi bu hareketlere alışığız. UEFA’ya ne oluyor? İddianame’yi geri göndermiş; “Bundan bir şey anlamadık” diye de not eklemişler. “Ekinler sürüldü mü, karganın kanadı, gurbet bana yaradı, keklik kafeste mi, yemleme yapıldı mı” gibi tapeleri nasıl anlamazlar kafam basmıyor...

Yıldızları parlıyor

Demet Evgar ve Emre Karayel çifti, ‘Bir Kadın Bir Erkek’ projesiyle iyi çıkış yakaladı. Televizyon programlarına konuk oluyor, her yerde onlarla ilgili haberler çıkıyor. İlginç görüşler bildiriyorlar, güzel laflar ediyorlar. Ayrıca komikler. İş böyle devam edince de, birliktelik paraya dönüşmeye başladı. İkili, bir dondurma firmasının reklam filminde oynayacak. Gelen bilgi ‘Tatlı Kuplar’ı anlatacakları yönünde. Dondurma yemenin püf noktalarını doğru yöntemlerle göstereceklerini tahmin ediyor, reklamı heyecanla bekliyorum.

Çocuklar için sinema zamanı

Ülker her yıl yapıyor, güzel bir aktivite. Özellikle sinema bulunmayan şehirlerde, bu sanat dalına uzak kalmış miniklere filmler gösteriyor. Bu yıl yine var. 62 ilde, 157 sinema salonunda animasyon bir filmle ufaklıkları sevindirmeye hazırlanıyorlar. Bugüne kadar 500 bin çocuk belki de hayatlarında ilk defa sinemayla tanışmış. Bu yıl seçtikleri film, ‘Sevimli Kahraman’. Ülkede milyonlarca çocuğun, sinemanın ne olduğunu bilmemesi de sanırım ortak ayıbımız.

Selam dostlar

Geçen hafta Sakıp Sabancı’nın sekizinci ölüm yıldönümüydü. Ünlü işadamı için Sabancı Center’de her yılki gibi anma gecesi düzenlendi. Tanınmış isimler de, gecenin konuklarıydı. Ahmet Özhan, gecede tasavvuf başta olmak üzere ağır eserler seslendirdi. Biraz TRT diliyle yazdım idare edin artık... Benim ilgimi çeken, geceye katılanların, başta Özhan olmak üzere, foto muhabirlerine verdiği pozlardı. Her biri rock konserine gider gibiydi. Yani onları görenin, bir anma gecesine gittiklerine inanmalarını beklemek iyimser bir yaklaşım olurdu. İşte fotoğraflar, karar sizin.

Biranın profesörü geldi

Bira hakkında nedense fazla yorum yapılmaz. İyidir, kötüdür denir, geçilir. Ha bir de soğuk içildiğini herkes bilir. Efes Pilsen, “O kadar bira satıyoruz, bari şu içkiyi güzelce bir tanıtalım da, boş içmesinler” mantığıyla, dünyanın en ünlü bira doktorunu getirmiş. İngiltere Bira Akademisi Direktörü George Philiskirk doktorumuzun unvanı ve adı. Hazır buralara gelmişken, biramı alıp doktora muayeneye gittim. Hocam birayla ilgili dedi ki: “Birayı içilebilir kılan tat dengesidir. İdeal dengeye sahip olmayan bira içilemez. Dünyada 140 stil, 40 binden fazla bira çeşidi var.”
Hocamız, birayla ilgili çok yanlış bilgilerin dolaştığını, buna bir çözüm bulmak için de bir site bile kurduklarını söyledi: Birayadair.com. Bu arada Türkiye’den marka çıkmıyor diye ağlaşırız fakat “Efes tam 80 ülkede biliniyor, 45 ülkeye de ihraç ediliyor” dedi birisi kulağıma.

Kuzeyden giysiler gelmeye başladı

İtalya, Fransa ve İspanya’ya alışmıştık fakat artık kuzey ülkelerinden moda markalarının gelmesi ilginç geldi bana. Hollanda ve İskandinav erkek moda markaları, peş peşe ülkemize kalıcı olarak yerleşiyor. Biri Amsterdam kökenli New Zealand, öteki Abrage. İskandinav Abrage, parti yapmadan geldi. En azından ben duymadım. Fakat New Zealand, Lucca’da sağlam bir davet verdi. Sosyetesi, sanatçısı, reklamcısı bu hoş geldin partisindeydi. Giysiler için rahat, hoş diyorlar fakat fiyatlar konusunda bir şey öğrenemedim. Kuzey ülkelerinin vatandaşlarının elleri sıkıdır. Kolay para harcamazlar. Bu nedenle fiyatların uçuk olacağını sanmıyorum.