İkinci Bahar’a katılırım haaa!

Geçen akşam bir arkadaşımla çay içiyoruz, yanımızda üniversiteye hazırlanan kız kardeşi de var.

Tabii, o saatlerde de ders çalışması gerekiyor. Ama eve ‘iki kaşı iki gözü olan, ama buna rağmen de ünlü olan’ ablasının arkadaşı gelmiş ya, dersi mersi asmış durumda. Kakara kikiri vakit geçirirken, arkadaşımın cep telefonu çaldı.

Arayan arkadaşımın annesiydi. Üniversiteye hazırlanan küçük kızının dersini çalışıp çalışmadığını soruyordu. Abla ‘Çalışmıyor, bizimle lak lak yapıyor, Armağan var’ dedi. Ardından arkadaşım hiç konuşmadan uzun süre sadece annesini dinledi ve kıpkırmızı olmuş bir suratla telefonu kapattı. İlk cümlesi de, ‘Yok canım, ciddi olamaz herhalde’ oldu. Sonra kardeşine dönüp, ‘Derhal dersinini başına git, yoksa çok kötü şeyler olacak’ dedi.

***

Ben tabii durur muyum, hemen konuya dahil oldum ve ‘Yahu bırakın, istediği zaman çalışsın, ne sıkıştırıp duruyorsunuz kızı’ dedim, en sevimli halimle... (Yok, arada oluyor öyle sevimli hallerim!)

Abla sinirle bana döndü, ‘Çalışması lazım, yoksa bütün Türkiye’ye rezil olacağız’ dedi. Çok bilmiş olan bendeniz hemen ‘Yahu ne alakası var, kız üniversiteyi kazanamadı diye niye bütün Türkiye’ye rezil olasınız ki’ dedim.

Arkadaşım gerekçeyi açıkladı: ‘Eğer kardeşim ders çalışmazsa, annem İkinci Bahar Evi’ne yarışmacı olarak başvurmakla tehdit ediyor bizi. ‘Vallahi de girerim, billahi de girerim. Sizi Türkiye Cumhuriyeti’ne rezil ederim. Sokakta başınızı yerden kaldıramazsınız. İkinci Bahar’da kendisine eş arayan kadının kızları diye işaret ederler sizi’ diyor bana.’

‘Yapar mı’ diye sordum.

‘Vallahi delidir, kafaya takarsa yapar’ dedi...

‘Yok canım. Aklı başında kadın yapmaz’ dedim.

‘Yapabilir. ‘Üstelik siz de canlı yayınlara çıkıp, cici babanız ve diğer yarışmacılar hakkında yorum yapmak zorunda kalırsınız’ diye tehditlerini sürdürdü’ deyince, baktım küçük kız hemen koşar adım ders çalışmaya gitti.

Aradan zaman geçti, ‘Çalışıyor mu bari kardeşin’ diye sormak için arkadaşımı aradım, ‘Sorma, annemin tehdidi o kadar etkili oldu ki, vallahi burnunun ucunu odadan dışarı çıkarmadan ders çalışıyor’ dedi.

Üstelik kardeşi durup durup ablasına soruyormuş, ‘Annem katılmaz değil mi? Şaka yapıyor değil mi? Ya katılırsa annem ne yaparız biz? Şimdi annem de Günay hanım gibi mi olacak? Yoksa Öznur gibi ‘taze gelin nazı’ mı yapacak? Biz de, Seval’in babası gibi canlı yayına gidip, annem elenince ağlamak zorunda mı kalacağız’ diye.

***

Geçenlerde başka bir arkadaşım da bana kızınca, tevekkeli değil, ‘İnşallah evlenme programlarına çıkasın’ diye beddua etmişti bana!

Ben bugüne kadar hiç bu kadar etkili olanını görmemiştim!

‘Kızdırmayın, İkinci Bahar evine yarışmacı olurum.’

Ya benim annem dese bunu bana... Allah korusun!

Evlerden ırak...
Yazarın Tüm Yazıları