Büyük küstahlık

Güncelleme Tarihi:

Büyük küstahlık
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 03, 1998 00:00

Haberin Devamı

ABD'deki Rum ve Ermeni Lobisi, beyazperdede Atatürk'ü canlandıracak olan İspanyol asıllı ünlü aktör Antonio Banderas ve aktris eşi Melanie Griffith'i, filmi yapmaması için mektup yağmuruna tuttu. Banderas'ı sözlü olarak da tehdit eden Rum ve Ermeniler, mektuplarında Atatürk için ağza alınmayacak çirkin ifadelerde de bulundular. Banderas, tehditler üzerine

Atatürk'ü oynamaktan vazgeçtiğini açıkladı. Filmin yapımcısı, dünya sinemasının dev ismi Sir Lawrence Olivier'nin oğlu Tarquin Olivier ile eşi Zelfa Olivier ise ‘‘Atatürk’’ filminden vazgeçmediğini, Banderas'ı ikna yolunu deneyeceklerini söyledi. Rum ve Ermenilerin internet kanalıyla başlattığı nefret kampanyasına, Türklerin de karşılık vermesi bekleniyor.

ÇEKİMİNE önümüzdeki yıl başlanacak Atatürk filminin başrol oyuncusu İspanyol aktör Antonio Banderas, Amerika'daki Rum ve Ermeni lobilerinin nefret ve tehdit kampanyası sonunda Ulu Önder'i beyazperdede canlandırmaktan vazgeçtiğini açıkladı.

İNTERNET’TE İFTİRA

Olay, İnternet'te ‘‘Media Alert’’ (Medya Alarmı) başlığıyla Atatürk filmi için özel sayfa açan Joyce Garabedian August adlı Ermeninin Banderas ve eşi ünlü aktris Melanie Griffith'ten olayı protesto etmelerini istemesi üzerine başladı. Bunun üzerine tanınmış çifte Amerika'daki Yunan ve Ermenilerden sayısız mektup ve sözlü tehdit yağdı. Karı kocanın film acenteliğini yapan firmaya gelen mektupları okuyan Banderas, yazılanlardan etkilenince, rolden vazgeçtiğini bildirdi. Filmin yapımı için 11 yılını harcayan, dünya sinemasının dev ismi Sir Lawrence Olivier'in oğlu Tarquin Olivier ve Türk eşi Zelfa Olivier, filmin yapımından asla vazgeçmeyeceklerini, elbirliğiyle Atatürk'e karşı açılan nefret kampanyasına ulusça cevap vermek gerektiğini belirtti.

TARİHİ BİLMİYORLAR

Olivier çifti, ‘‘Banderas, tarihi gerçekleri bilmediği için mektupların etkisinde kaldı. Ancak Türk tarihini ve Atatürk'ü iyi bilen akademisyenlerin görüşlerini tanınmış aktöre iletip, kararından vazgeçirmeye çalışacağız. Atatürk'ün büyüklüğünü bir kere daha göstereceğiz’’ diye konuştu.

Yıllardır üzerinde çalışılan Atatürk filminin yapımcılığını üstlenen Tarquin ve Zelfa Olivier çifti, önümüzdeki yıl çekimine başlanacak filmin Yunan ve Ermeni lobisinin marifetiyle yarıda kalmayacağını, Türk düşmanlarının amaçlarına erişemeyeceklerini belirterek, Hürriyet'e şu açıklamayı yaptılar:

‘‘Cumhuriyetimizin kuruluşunun 75'inci yıldönümünde, Atatürk filminin son noktalarını koymanın mutluluğunu yaşıyorduk. Ancak California'dan aldığımız bir haberle beynimizden vurulmuşa döndük. Antonio Banderas'ın menajeri, sanatçının Yunan ve Ermeni lobisinden gelen sözlü tehditler ve Atatürk'ü kötüleyen mektuplar nedeniyle rolden vazgeçtiğini bildirdi. Banderas, okuyup hayran kaldığı senaryodakilerin doğruluğuna ikna olduğu takdirde, rolü yeniden gözden geçireceğini söyledi. Şimdi akademisyenlerin görüşünü alıp Banderas'a ileteceğiz. Nefret mektuplarının bazıları bize de ulaştı. Atatürk'ü, 1922'de Ermeni katliamından sorumlu tutuyorlar.

GERÇEK ÇARPITILIYOR

Tarihi gerçekleri bilmeyenler bu mektupları kaleme almış. Amerika'da yayınlanan bir Rum gazetesinde yer alan mektup, tüm dünyanın kaynak saydığı Lord Kinross'un Atatürk biyografisinin tarihi gerçekleri saptırdığı iddia ediyor. Mektuplarda, söz birliği edilmişçesine Yunan ve Ermeni soykırımlarından Atatürk sorumlu tutularak Ulu Önderimiz, akla, hayale gelmeyecek çirkinliklerle suçlanıyor. Bunları çürütecek akademisyen görüşlerini topluyoruz. Oxford Üniversitesi'nin tanınmış profesörlerinden Prof. Bernard Lewis'in Lord Kinross'un kitabını ‘Atatürk için yazılmış en mükemmel, en güzel biyografi' diyen mektubunu Banderas'a gönderiyoruz.

İkna edeceğiz

Ayrıca Bernard Lewis ve diğer ünlü akademisyenlerin de görüşlerini istedik. Bu konuda görüşmelerde bulunmak üzere Amerika'ya gidiyoruz. Evita filminde ününe ün katan Banderas'a, kendine gönderilen mektuplarda yer alan iddiaların doğru olmadığını ispatlarsak, Atatürk rolünü yeniden düşüneceğine söz verdi.’’

Venizelos’un Nobel adayı Atatürk'tü

Atatürk filmine ömrünü adayan Sir Lawrence Olivier'nin oğlu Tarquin Olivier, filmden asla vazgeçmeyeceğini tekrarlayarak şunları söyledi:

‘‘Babam da Vivien Leigh ile büyük aşk yaşarken tehdit mektupları almıştı.Hem babam, hem Leigh tehdit edilmişti. Ancak aslı olmayan, iftiraya dayalı nefret kampanyalarına izin vermemeliyiz. 1930'da Türkiye'yi ziyaret eden Yunan Başbakanı Venizelos, Atatürk ile çok sıcak ilişkiler içindeydi. Hatta 1934 yılında Atatürk'ü Nobel Barış Ödülü'ne aday göstermişti. Yunanlılara bunu hatırlatmak istiyorum. Atatürk'ün reformları, bir ulusu düşmanlardan kurtarıp bağımsızlığına kavuşturması yüzyılımızın en büyük tarihi olaylarından biridir. Ancak bazıları, Türklerden nefret etme konusunda ısrarlı. Atatürk'ün büyük bir komutan, esprileri, özel zevkleriyle insani yanlarını gösteren bu filmi mutlaka yapacağız. Eşim ve benim son 11 yılı Türkiye'ye gidip, tarihçiler, politikacılar, Osmanlı sultanları ve Atatürk'ün komutanlarının aileleri ve gazilerle görüşmekle geçti. Kurtuluş Savaşında, Büyük Komutanın gittiği her yere gittik. Antonio Banderas, senaryoyu okuduğunda hayran kaldı ve mutlaka çevirmek istediğini söyledi. Atatürk'ün kişiliği ve yaptıklarına hayran oldu. Filmin Gandi'den daha başarılı olacağına inanıyoruz.’’

Karşı kampanya için adres

Antonio Banderas ve Melanie Griffith'in California'daki acentalarının adresi ve telefon-faks numaraları şöyle:

Adres: CREATIVE ARTISTS AGENCY

LITERARY AND TALENT AGENCY

9380 WILSHIRE BLVD.

BEVERLY HILLS,

CA 90212

Telefon: (310) 288 4545

Fax: (310) 288 4800

Acenteye yazılacak İngilizce mektubun metni:

Dear Mr. Banderas,

We deeply sympathize with the anxiety caused by letters of hatred against Atatürk and against your own wish to play this heroic role.

We must try to refute these base lies.

As a nation we are proud to have such a hero.

Yours sincerely,

Sayın Banderas,

Şahsınıza gönderilen ve Atatürk ile bu kahramanlık rolünü oynamanız isteğine karşı nefret dolu mektupların yol açtığı endişeyi anlayışla karşılıyoruz.

Hiçbir temele dayanmayan bu yalanları delilleriyle çürütmeye gayret etmeliyiz.

Türk Ulusu olarak böyle bir kahramana sahip olmaktan gurur duyuyoruz,

Saygılarımızla






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!