Aydın Candabak: Bilişim toplumu

Aydın CANDABAK
Haberin Devamı

KEŞKE reklamlar gerçek olsa... Kokoreççi ve kestaneciler gibi, hakim ve savcılarımız, polislerimiz, vergi ve tapu memurlarımız, öğretmen ve öğrencilerimiz interneti, bilgisayarı kullanma fırsat ve imkanlarına sahip olsalardı.

Türkiye, bilgisayar kullanımında belki 100 yıllık bir gecikme yaşıyor.

Bilişim toplumu olabilmek için, öyle anlaşılıyor ki, bir o kadar yıla ihtiyacımız var.

Bilişim Vakfı'nın araştırmasına göre, ülkemizde şu anda 5 bin bilgisayar mühendisi bulunuyor. Oysa Türkiye' nin bilişim toplumu olabilmesi için, 70 bin bilgisayar mühendisine ihtiyaç olduğu belirtiliyor.

5 bin bilgisayar mühendisine her yıl yaklaşık 1000 mühendis daha katılıyor. Bu sayı, maalesef yurt dışına gidenlerle daha da azalıyor.

*

5 bin bilgisayar mühendisinden bazıları yönetici, bazıları pazarlamacı, bazıları ara eleman ve nadiren de mühendis olarak çalışıyor.

Türkiye üniversitelerinde 29 bilgisayar mühendisliği bölümü bulunuyor.

Bu bölümlerden 9'u vakıf, 20'si devlet üniversitelerinde yer alıyor.

Her yıl bilgisayar mühendisliği bölümlerine 1500 öğrenci alınıyor.

Ne kadar düşük puanla alırlarsa alsınlar, bilgisayar mühendisliği bölümleri, bulundukları üniversitenin en üst diliminde öğrenci kabul ediyor. Bu nedenle üniversiteler bilgisayar mühendisliği bölümü açmak için yarışıyorlar.

Ama ilgililer, bundan böyle, mevcut bilgisayar mühendisliği bölümlerinde sağlanması gereken en alt sınırdaki olanaklara erişilmeden, yeni bilgisayar mühendisliği bölümleri açılmamasını öneriyor.

Yeni bölümler açılacağına, mevcut bölümlerin kontenjanlarının artırılması tavsiye ediliyor.

Uzmanlar, mevcut bilgisayar mühendisliği bölümlerine daha fazla kaynak ayırarak ek kontenjanlar oluşturmaödisliği gibi, iş olanakları çok fazla ve iyi olan branşlarda araştırma görevliliğini özendirecek ek ödeme düzenlemeleri yapılması, yurt dışından gelmek isteyenlere izin verilmesi gerekiyor.

*

Bilgisayar mühendisi simsarları, gözlerini ucuz ve kaliteli işgücünün bulunduğu ülkelere dikmiş durumda. Hindistan, Taiwan, Hong Kong'un ardından, simsarlar Türkiye'ye de girdi. En iyilerini Avrupa ve Amerika'ya transfer ediyorlar.

*

Demek ki, reklamdaki kadar kolay değil maalesef.

Kokoreççimiz, internet dünyasında geziniyor...

Haber portallarında aydınlanıyor...

Financial Times'la bilgileniyor... Ama bakın 2000 yılının Ekim ayında yapılacak nüfus sayımında bize şunu soruyorlar:

Evinizde tuvalet var mı?

Yoooğtir... Ama intergnetim vardir!

Yazarın Tüm Yazıları